Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 884 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1529 - Esas Yıl 2013





Taraflar arasındaki “kamulaştırmasız el atmadan kaynaklanan tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Anadolu 15.Asliye (kapatılan Kartal 4.Asliye) Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 21.12.2011 gün ve 2011/317 E.-2011/523 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 5.Hukuk Dairesinin 11.06.2012 gün ve 2012/6269 E.-2012/12437 K. sayılı ilamı ile;(...Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmazların bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Davacıların, dava konusu taşınmazlarla ilgili satış vaadi sözleşmesi nedeniyle tescil davası açtıkları ve bu davanın halen Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/501 esas sayılı dosyasında devam ettiği anlaşıldığından, bu davanın neticesi beklenerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçelerle, davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDENLER : Davacılar vekili HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Davacılar vekili, dava konusu 1338, 1341, 1406, 1408, 1550 parsel sayılı taşınmazların Kartal 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 1988/255 E,-1988/1106 K sayılı kesinleşmiş ilamı gereğince müvekkillerinin murisi M. A. adına tesciline karar verildiğini, davalılar tarafından yol olarak kullanılmak suretiyle kamulaştırılmaksızın el konulduğunu ileri sürerek, el atılan taşınmazların bedelinin tahsilini istemiş ise de; yargılama sırasında dava konusu taşınmazların söz konusu ilamda yer almadığının anlaşıldığını, bu nedenle İstanbul Anadolu (kapatılan Kartal)1.Asliye Hukuk Mahkemesinde kayden malik M. A. payının iptali ile müvekkilleri adına tescili için 2011/501 E. sayılı davayı açtıklarını bildirerek, bu davanın bekletici mesele yapılmasını istemiştir.Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacılar, davanın açıldığı sırada aktif dava ehliyetine sahip olmadığından dava şartının bulunmadığı, bu durumun davanın her aşamasında re’sen nazara alınması gerektiği, davacı yanın tescil davasının ön mesele yapılması taleplerinin yerinde görülmediği, kaldı ki davanın sonuçlanmasından sonra tekrar dava açılmasının da mümkün olduğu, davanın reddinin kesin hüküm de oluşturmayacağı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. Davacılar vekilinin temyizi üzerine hüküm Özel Dairece, yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuştur. Yerel Mahkeme, neticesinin beklenilmesi istenilen davanın, davacılar tarafından satış vaadi sözleşmesine dayalı açılan tescile ilişkin mülkiyet davası olduğu, davanın halen sonuçlanmadığı, kaldı ki davanın nasıl sonuçlanacağının henüz belli olmadığı, davanın açıldığı tarihte ise, davacı yanın malik olmadığında ihtilaf da bulunmadığı, bu sebeple davacı yanın aktif dava ehliyetine sahip olmadığı, dava şartının oluşmadığı, taraf ehliyetinin ise bir dava şartı olması sebebiyle HMK 114/d maddesi gereğince davanın usulden reddine karar verildiği, ilke olarak her davanın açıldığı tarihteki hal ve şartlara göre incelenip sonuçlandırılması gerektiği, davanın açıldığı tarihte davacı yanın malik olmadığı gerekçesi ile önceki kararda direnmiştir.Direnme kararını davacılar vekili temyiz etmiştir.Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, dava konusu taşınmazlarla ilgili davacılar tarafından açıldığı bildirilen taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı mülkiyete yönelik tescil davasının sonucunun beklenmesinin gerekip gerekmediği; buna göre mahkemece, davanın reddinin doğru olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda; davacılar vekili, dava konusu edilen 1338, 1341, 1406, 1408, 1550 parsel sayılı taşınmazların Kartal 3.Sulh Hukuk Mahkemesinin 1988/255 E.-1988/1106 K. sayılı kesinleşmiş ilamı gereğince müvekkillerinin murisi Mehmet Aktaş adına tesciline karar verildiğini ileri sürerek dava açmış ise de; yargılama sırasında bahsedilen ilamda dava konusu taşınmazların bulunmadığının anlaşıldığını ve dava konusu yerler için de tapu iptali ve tescil davası açıldığını, belirtilen davanın sonucunun beklenmesini istemiştir. Ne var ki davacılar dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmazların maliki olmadıkları gibi, satış vaadine dayalı açılan dava da derdesttir. Her dava açıldığı tarihteki hal ve şartlara göre incelenip sonuçlandırılır. Davacıların açılan dava sonucu mülkiyet hakkını elde etmeleri halinde kamulaştırmasız el atma nedeniyle taşınmazların bedelinin tahsili için dava açmalarına engel bir durum da bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davacıların, dava tarihi itibariyle dava konusu taşınmazın maliki olmadıkları anlaşılmakla aktif taraf sıfatı bulunmadığından ve bu durumun mahkemece re’sen gözetilmesi gerektiğinden davanın reddine dair verilen yerel mahkeme kararı yerindedir. Hukuk Genel Kurulu görüşmeleri sırasında bir kısım üyeler tarafından davacıların dava konusu taşınmazlarla ilgili olarak taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası açtıkları, açılan davanın sonuçlanmasının beklenmesi gerektiği savunulmuşsa da yukarıda açıklanan gerekçelerle bu görüş Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.Açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin direnme kararı onanmalıdır.S O N U Ç : Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, yukarıda açıklanan nedenlerle 6217 sayılı Kanun’un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen "Geçici Madde 3" atfıyla direnme kararının ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 04.03.2015 gününde oyçokluğu ile karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar ZAMANAŞIMINI KESEN SEBEPLER • İCRA TAKİBİ (.Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.Yanlar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklandığından yüklenici tarafından açılacak alacak davası Borçlar Kanunu’nun 12 İşveren şirketler arasında organik bağın bulunması- Tüzel kişilik perdesinin aralanması Y A R G I T A Y K A R A R IA) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla mesai, asgari geçim indirimi ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmesini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davanın reddini istemiştir mirasçılar arasında gerçekleştirilen miras payı devrinin geçerli olması için noterde ya da tapu sicil memuru huzurunda yapılması zorunlu değildir. S.. E.. ile A.. C.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Manavgat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.09.2007 gün ve 303/457 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı mirasçıları tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?