MAHKEMESİ : Yargıtay 4. Hukuk Dairesi (İlk Derece)Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4. Hukuk Dairesince;“DAVA: Dava dilekçesinde, davacı hakkında suç örgütü üyeliği ve fuhşa teşvik suçlamaları nedeniyle soruşturma yapılarak kamu davası açıldığı; tutuklama kararı verildiği ve itirazların da reddedildiği; yargılama sonucunda beraat hükmü verildiği; soruşturma işlemlerinin haksız olduğu; tutuklama kararlarının ise matbu ve soyut olup gerekçeden yoksun bulunduğu; hukuki ve fiili gerekçeler içermediği; adil yargılama hakkının ihlal edildiği ve sorumluluğu gerektirdiği ileri sürülerek; 10.000,00-TL maddi ve 30.000,00-TL manevi tazminata hükmedilmesi, talep ve dava olunmuştur.CEVAP: Cevap dilekçesinde, davanın süresinde açılmadığı ve sorumluluk koşullarının da oluşmadığı savunulmuştur.GEREKÇE : Dava, hakimlerin hukuki sorumluluğu hukuksal nedenine dayalı maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.Hakimlerin hukuki sorumluluğu HMK'nun 46-49. maddelerinde düzenlenmiş bulunmaktadır. Yasa'da gösterilen sorumluluk nedenleri, örnek niteliğinde olmayıp; sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.Yargılama sırasında yürürlüğe giren 6526 sayılı Kanun'un 19/a maddesi uyarınca, 2802 sayılı Yasa'nın 93/A maddesi hükmü yürürlükten kaldırılmıştır. Ancak, HMK yürürlükte bulunduğu ve davanın Devlet'e karşı açılması gerektiği göz önünde tutularak yargılama yapılmıştır.Somut olayda, sorumluluğa dayanak yapılan olgu; ceza soruşturmasındaki tutuklamaya sevk işlemleri ile kovuşturması sırasında verilen tutuklama ve itirazın reddi kararlara ilişkindir. Söz konusu işlemlere karşı yasa yolları düzenlenmiş bulunmaktadır. Sınırlı ve sayılı hukuki sorumluluk nedenlerinden hiç birisi mevcut değildir. Şu durumda, davanın reddine karar verilmesi gerekir.Diğer yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca, davanın esastan reddi halinde disiplin para cezasının takdir edilerek hüküm altına alınması gerekir. Bu konuda, para cezasında yeniden değerleme oranında yapılması gereken arttırım miktarı ile dava konusu olayın gelişim biçimi ve dosyaya yansıyan olgular göz önünde tutulmuştur.HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-HMK'nun 46. maddesindeki koşullar oluşmadığından davanın REDDİNE,2-HMK'nun 49. maddesi uyarınca takdiren 650,00-TL disiplin para cezasının davacıdan tahsiline,3-Maktu 25,20-TL karar ve ilam harcının peşin alınan 594,00.-TL'den düşümü ile kalan 568,80.-TL'nin istek halinde davacıya iadesine,4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen maddi ve manevi tazminat istemleri itibariyle davalı yararına takdir edilen 1.200,00-TL nispi ve 3.000,00-TL maktu avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,5-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,”Dair oybirliği ile verilen 03.06.2014 gün ve 2012/8 E., 2014/49 K. sayılı karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.HUKUK GENEL KURULU KARARIDavacı tarafın temyiz isteminin süresinde olduğunun anlaşılmasından ve dosyadaki tüm kağıtların okunmasından sonra gereği düşünüldü:Dava, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 46.maddesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.Davacı vekili, müvekkili hakkında suç örgütü üyeliği ve fuhşa teşvik suçlamaları nedeniyle soruşturma yapılarak kamu davası açıldığı, tutuklama kararı verildiği ve itirazların da reddedildiği, yargılama sonucunda beraat hükmü verildiği, soruşturma işlemlerinin haksız olduğu, tutuklama kararlarının ise matbu ve soyut olup gerekçeden yoksun bulunduğu; hukuki ve fiili gerekçeler içermediği, adil yargılama hakkının ihlal edildiği ve sorumluluğu gerektirdiği ileri sürülerek, maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı Maliye Hazinesi vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığı ve sorumluluk koşullarının da oluşmadığı savunarak davanın reddini istemiştirÖzel Dairece yukarıda başlık bölümüne alınan gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.Dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilamı harcı peşin alındığından başka harç alınmasına mahal olmadığına, 29.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.