Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 81 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 214 - Esas Yıl 2011





Taraflar arasındaki "tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara Asliye 13.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 04.03.2009 gün ve 2008/150- 2009/73 sayılı kararın incelenmesi Davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 19.10.2009 gün ve 2009/5824-2009/11548 sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN : Davalılar E…… TV Televizyon ve Yayıncılık A.Ş. ve M…… A…… Y…… vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, yayın yoluyla kişilik haklarına saldırıdan kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Yerel mahkemenin, davanın kısmen kabulüne dair kararı Özel Dairece bozulmuş; verilen direnme kararı da davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalılar vekilinin direnme kararını temyizine ilişkin isteminin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nca görüşülmesinden önce verdiği ve kimlik tespiti yapılarak alınıp dosyaya konulan 27.01.2011 günlü dilekçesinde; "..davalılardan E…… TV Televizyon Yayıncılık A.Ş. yönünden süresinde temyiz edilmeyen kararın kesinleştiğinden temyiz isteminin reddini, diğer davalı hakkındaki davadan ise feragat ettiklerini, açıkça ve koşulsuz olarak bildirmiş; yapılan incelemede, vekaletnamesinde davadan feragat yetkisinin bulunduğu saptanmıştır. Diğer taraftan, davalılardan E…… Tv Televizyon Yayıncılık A.Ş. vekilinin temyiz istemi mahkemece 07.02.2011 günlü ek kararla süre yönünden reddedilmiş; kararın adı geçenin vekiline tebliğine karşın bu karara karşı temyiz yoluna başvurulmadığından, karar bu davalı yönünden kesinleşmiştir. Feragat, H.U.M.K.nun 91. Maddesinde, taraflardan birinin davadaki neticei talebinden vazgeçmesi olarak tanımlanmış; 95. Maddede ise, feragatin, kesin hükmün sonuçlarını doğuracağı açıklanmıştır. Hükmün kesinleşmesinden önceki herhangi bir aşamada davadan feragat edilebilir. Temyiz edilen ve fakat henüz Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca görüşülmeyen bir direnme kararı, usul hukuku çerçevesinde kesinleşmiş olmadığından, bu aşamada davadan feragat mümkündür. Somut olayda, HUMK.nun 63. Maddesine uygun şekilde davadan feragat yetkisi verilmiş olan davacı vekili, davadan feragat ettiğini açıkça ve koşulsuz olarak bildirdiğinden,bu beyan çerçevesinde işlem yapılması zorunludur. Böyle bir durumda, direnme kararı Hukuk Genel Kurulu'nca temyizen incelenemez. 11.4.1940 gün ve 1939/15 esas, 1940/70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, hükümden sonra ortaya çıkan ve temyiz incelenmesine usulen engel oluşturan bu durumun yerel mahkemece değerlendirilip karara bağlanması için, direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle, davacı vekilinin davadan feragat beyanının yerel mahkemece incelenip değerlendirilmesi için direnme kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı tarafın temyiz itirazları ile diğer hususların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 6.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.