Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 764 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 490 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İzmir 9. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 12/03/2012NUMARASI : 2012/392-2012/76Taraflar arasındaki “tazminat ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkeme’since davanın reddine dair verilen 25.12.2008 gün ve 2007/411 E., 2008/862 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 08.04.2011 gün ve 3060/4079 sayılı ilamı ile; (...Davacı vekili, müvekkili sigorta şirketinin sigortalısı R.. Ltd. Şti’nin kiracı olarak kullandığı ve mülkiyeti S..A..'ye ait fabrika binasının 13.08.2005 tarihli ve 7892689 poliçe numaralı Klasik Yangın Poliçesi tahtında ilk poliçede sigortalı olarak R...Ltd. Şti. olarak, daha sonra bu poliçeye zeyilname yapılarak bu kez sigorta ettiren R.. Ltd.Şt. ve sigortalı da S..A...olarak sigortalandığını, bu binanın tapu sahibi S..A..tarafından 01.01.2006 tarihli kira sözleşmesi uyarınca boya fabrikası olarak kullanılmak üzere kiralandığını, yerin R...Ltd. Şt isimli kiracının kullanımındayken 02.06.2006 tarihinde yangın meydana geldiğini, fabrika binasında maddi zarar oluştuğunu, zarardan öncelikle Borçlar Kanunu'nun kira sözleşmesine ilişkin hükümleri ile BK’nun 41, 55 ve 100. maddesi uyarınca R.. İnşaat Malzemeleri San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin sorumlu olduğunu, bu şirketin de işyerinde çıkacak yangın sonucu üçüncü kişilere vereceği zararlarla ilgili olarak davalı Birlik Sigorta AŞ’ne 07.08.2005 tarihli sigorta poliçesi ile yangın mali mesuliyet sigortası teminatı ile 253.5005,00 TL'na kadar sigorta yaptırdığını, dolayısıyla dava konusu zarardan davalı Birlik Sigorta A.Ş’nin de sorumluluk poliçesi tahtında sorumlu olduğunu ileri sürerek, müvekkilince sigortalısına ödenen 32.317,13 YTL’nin 01.09.2006 ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun'un 4489 sayılı kanun ile değişik 2. maddesindeki faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, 02.06.2006 tarihinde Kırobası mevkiindeki R...İnşaat Malz. San. Tic. Ltd. Şti. isimli şirketin kullanımındaki boya fabrikasında yangın çıktığını, bina malikinin S.. A.., kiracısının ise R..Ltd.Şti olduğunu, S..A..’nin kendi binasını yine kendisine ait R.. Ltd.Şti.ne (şirketin yetkilisi olduğundan) kiraladığını, kiralamanın muvazaalı olduğunu, yangın sonucu emtia ve binada hasarlar oluştuğunu,yangının meydana geldiği şirketin emtiası için ise .....poliçe numarasıyla müvekkili sigorta şirketine sigortalı olduğunu, şirketin binasının da davacı tarafın yangın poliçesi ile teminat altına alındığını, davacı tarafın poliçesinde sigortalı ve aynı zamanda sigorta ettirenin Renksan Ltd.Şti olduğunu, bu poliçe gereği de R... Ltd.Şti.'nin hasarının davacı tarafça ödendiğini, müvekkili şirketin poliçesiyle R... ltd.Şti’nin emtialarına gelebilecek hasarları teminat altına alındığını, davacı tarafın, binada meydana gelen hasarlarla ilgili zarar gören şirketin bulunduğu tapu maliki S..A...’ye ödeme yaptığını, bu kişiye ödenen tazminatın rücu kapsamı dışında olduğunu, yangın mali mesuliyet sigortasının zarar gören 3. şahısların zararları için söz konusu olup, sigortalının kiralayanına vereceği zararlar için ayrı bir poliçe gerektiğini, sonradan yapıldığı ileri sürülen zeyilname ile sigorta ettirenin Renksan ltd.Şti., sigortalı bina sahibinin ise S.. A...olarak belirtildiğini, bu zeyilnameyi kabul etmediklerini, davacı tarafın sigortalısı ve sigorta ettireninin R..İnş.Malz.San.Tic.ltd.Şt olup, bu şirketin sahibi ve yetkilisinin S...A..olduğunu, kiracı şirket ile bina sahibinin aynı kişi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacı Axa Oyak Sigorta AŞ’nin dava dışı sigortalısı olarak önce R...Ltd.Şt’ni göstererek davaya konu yangın olayının meydana geldiği fabrika binasının yangın sigortası için 13.08.2005-13.08.2006 tarihleri arasında geçerli 7892689 numaralı klasik yangın poliçesi düzenlediği, bu poliçede sigortalı olarak gösterilen anılan şirketin daha sonra yapılan zeyilname ile “sigorta ettiren” olarak gösterildiği, sigortalı olarak ise bina sahibi S...A..’nin gösterildiği, bina sahibi S.. A..’nin bu binayı R..Ltd.Şt.ne kiraya verdiği, bu kiracı şirketin de 07.08.2005-07.08.2006 tarihleri arasında geçerli olmak üzere davalı Birlik Sigorta AŞ ile iş yeri mali mesuliyet sigortası yaptığı, fabrikada davaya konu olan yangının 02.06.2006 tarihinde meydana geldiği binanın ve bazı emtiaların zarar gördüğü, davacı sigorta şirketinin binaya gelen zarar için dava dışı sigortalısı S...A...ye ödemede bulunup ibraname alarak halefi sıfatı ile fabrika binasının kiracısı/kullanıcısı olan R...Ltd.Şt.nin yangın olayında sorumluluğu bulunduğu, ödediği bedeli bu şirketten alma hakkını saklı tutarak iş yeri mali mesuliyet sigortası ile sigorta yaptırılan davalı şirketten rucüen tahsilini istediği, davacı sigorta şirketinin dayandığı poliçede sigorta ettiren olan R.. Ltd Şti’nin TTK 1301.maddesi anlamında halefiyete göre dava açılacak 3.kişi konumunda olup olmadığının belirlenmesi gerekeceği, sigorta poliçesinde sigortalı ve/veya sigorta ettiren olarak yer alan kişilerin üçüncü kişi olamayacağı, ancak bu kişilerin dışındaki şahısların kendilerine rücu edilebilecek kişiler olacağı, davacı sigorta şirketinin poliçeden kaynaklanan zarar gören bina sahibi sigortalı Selim Arditi’ye yaptığı ödeme dolayısıyla S...A...’nin haklarına halef olsa bile aynı poliçede Selim Arditi’nin sigortalı ve R...Ltd.Şt’nin de sigorta ettiren olarak yer aldığından, esasen sigortalının üçüncü şahıs durumunda olmayan sigorta ettirene dönemeyeceği, dolayısıyla halefiyete dayanan bu davayı açamayacağı, alacağın temliki koşularının oluşmadığı, böylece dava dışı R...Ltd. Şt’nin sorumlu olmadığının kabul edilmesi nedeniyle, buna bağlı olarak bu şirketin sigortacısı olan davalı sigorta şirketinin de sorumlu tutulamayacağı sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine oy çokluğu ile karar verilmiştir. 2- Davacı vekili, davacı şirkete yangın sigorta poliçesi ile sigortalı taşınmazda çıkan yangın nedeniyle oluşan hasar bedelinin rücuen tahsilini istemiştir. Davacı şirket tarafından düzenlenen 7892689 numaralı klasik yangın poliçesinde dava dışı R...İnşaat Malzemeleri San ve Tic Ltd Şti sigortalı iken, (1) numaralı zeyil- name ile sigortalı bina sahibi S.. A..., sigorta ettiren de R...İnşaat Malzemeleri San ve Tic Ltd Şti olarak değiştirilmiştir. S...A..’ye ait olan bina dava dışı R...İnşaat Malzemeleri San ve Tic Ltd Şti’ne kiralanmıştır. Davalı Birlik Sigorta AŞ ise, sigortalısı Renksan İnşaat Malzemeleri San ve Tic Ltd Şti olan “Yangın Mali Sorumluluk ve 3.Şahıs Sorumluluk Teminatı” da verilen 2815715 numaralı “XL İşyerim Sigorta Poliçesi”ni düzenleyen sigorta şirketidir. Kiracının zilyetliğinde iken çıkan yangında davacı şirkete sigortalı binada hasar meydana geldiği ve davacı tarafından hasar bedelinin sigortalısına ödendiği tarafların kabulündedir. 01.09.2006 tarihinde davacıdan sigorta bedelini alan S... A...“İbraname, Mutabakatname ve Tazminat Makbuzu” başlıklı belgede “…Birlik Sigorta AŞ dahil ve fakat bununla sınırlı olmaksızın üçüncü şahıslara karşı olan tüm alacak ve dava haklarımı ödediği tazminat miktarı olan 32.317,00 YTL’ye kadar BK m.162 vd. ve TTK m.1301 uyarınca Axa Oyak Sigorta AŞ’ne devir ve temlik ettiğimi gayrikabili rücu kabul ve beyan ederim” demek suretiyle davaya konu olay nedeniyle sorumlu olanlardan olan 32.317 YTL tutarındaki alacağını B.K.nun 162 ve devamı maddeleri uyarınca davacı şirkete temlik etmiştir. Bu durumda davacı şirketin sigorta ilişkisi dışında alacağın temliki hükümlerine göre talep hakkı bulunması nedeniyle, mahkemece işin esasına girilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davacı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 07.11.2012 gününde yapılan görüşmede oybirliğiyle karar verildi.