MAHKEMESi: İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi TARİH:29.09.2011 NUMARASI:2011/720 E., 2011/1082 K.Taraflar arasındaki şikayet kanunyoluna başvurudan dolayı, bozma üzerine direnme yoluyla; İstanbul 9.İcra Mahkemesinden verilen 29.09.2011 gün ve 2011/720 E., 2011/1082 K. sayılı kararın bozulmasını kapsayan ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ndan çıkan 16.03.2012 gün ve 2012/12-42 E., 2012/167 K. sayılı ilamın, karar düzeltilmesi yoluyla incelenmesi şikayetçi İ.G. vekili tarafından verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla; Hukuk Genel Kurulu’nca dilekçe, düzeltilmesi istenen ilam ve dosyadaki ilgili bütün kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:HUKUK GENEL KURULU KARARIİstek, şikayet yolu ile tahliye emrinin iptaline ilişkindir. İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 04.03.2003 tarih ve E:2002/109, K:2003/215 sayılı ilamı ile K. Otelcilik ve Turizm A.Ş.(Bundan sonra kısaca K.A.Ş. Olarak anılacaktır)'nin iflasına karar verildiği, İstanbul 1.İflas Dairesinin 2003/4 sayılı dosyasından yapılan ihalede hazine adına kayıtlı 20 parsel sayılı taşınmaz üzerinde müflis şirket (K.A.Ş.) lehine bulunan irtifak hakkının M.İnşaat Turizm A.Ş.'ne satıldığı ve satışın kesinleşmesinden sonra, karşı taraf/ihale alıcısı Mert İnşaat Turizm A.Ş. tarafından, şikayetçiye 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK.)'nun 135.maddesi gereğince tahliye emri gönderildiği anlaşılmaktadır.Şikayetçi İ.G. eldeki şikayetinde; 21.12.2001 tarihinde K. A.Ş. ile F. A. arasında, A. İli, K.. İlçesi, ..ada, ..parselde kayıtlı arsa üzerinde inşa edilmiş olan .. CE ve .. CE numaralı apart tipi bağımsız bölümlerin devre tatil sözleşmesiyle kiralandığını, kiracı Ferhan Atal ile Kiriş A.Ş. arasında yapılan devre tatil sözleşmesinin T.C. Moskova Büyükelçiliği tarafından 15.01.2002 tarihinde onaylandığını, İstanbul 1.İflas Dairesi'nin 2003/4 Esas sayılı dosyası ile anılan bağımsız bölümlerin boşaltılmasına yönelik tahliye emri çıkartıldığını belirterek; .. parselde bulunan .. CE ve .. CE nolu bağımsız bölümler yönüyle usulsüz tahliye emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir. İstanbul 1.İflas Dairesi temsilcisi, kiracılık sıfatının İİK.'nun 135/2.maddesine göre resmi bir belge, tapuya işlenmiş ya da noterde düzenlenmiş bir sözleşmeyle kanıtlanması gerektiğini, 20 parsel üzerinde tapuya şerh edilen kira sözleşmesinin bulunmadığını, ..ada ..parsel üzerinde tapuya şerh edilen kira akitleri bulunduğunu, bunların da şartnamede zaten belirtildiğini, dolayısıyla vaki itirazların İİK.'nun 135/2.maddesine uygun belge sunulamadığından reddi gerektiğini bildirmiştir. Karşı taraf/ihale Alıcısı M.. İnşaat Turizm A.Ş. vekili ile Karşı taraf/K..A.Ş. İflas Masası vekili, istemin reddine karar verilmesini savunmuşlardır.Mahkemece, "şikayetçinin tahliye emrine konu yapılan yerleri iflas tarihinden (4.3.2003) öncesine ait ve 2004 sayılı İİK'nun 135/II.maddesi hükmünde belirtilen resmi bir belgeyle belgelenmiş bir akde dayalı olarak işgal etmekte olduğunu ispatladığı" gerekçesiyle istemin kabulü ile tahliye emrinin iptaline karar verilmiştir. Kararı karşı taraf/müflis K..A.Ş. İflas Masası vekili ile karşı taraf/ihale alıcısı M.. İnşaat Turizm A.Ş. vekilinin temyizleri üzerine, Özel Dairece önce temyizi mümkün olmadığından istem reddedilmiş; karşı taraf/ihale alıcısı M.. İnşaat Turizm A.Ş. vekilinin karar düzeltme istemi üzerine: "Somut olayda 04.03.2003 tarihinde K..Otelcilik ve Turizm A.Ş.nin iflasına karar verilmiştir. Müşteki tarafından sunulan sözleşme ve belgelerin adi nitelikte olup, İİK. nun 135/2.maddesinde sayılan niteliğinde olmadığı görülmüştür. Bu durumda şikayetçi, iflas tarihinden evvel taşınmazı işgal etmekte haklı bulunduğunu iflas tarihinden önce tapuya şerh verilmiş bir kira sözleşmesi ile ya da İİK. nun 135/2.maddesinde yazılı nitelikte iflas tarihinden önce yapılmış resmi bir belge ile ispatlayamadığına göre mahkemece şikayetin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş; Yerel Mahkeme, önceki hükümde direnmiştir.Direnme hükmünü karşı taraf/müflis K.. A.Ş. İflas Masası vekili ile karşı taraf/ihale alıcısı M.. İnşaat Turizm A.Ş. vekilinin temyizleri üzerine, Hukuk Genel Kurulu; Özel Daire bozma ilamındaki gerekçeleri benimsemek suretiyle sonuçta, Özel Daire bozma kararı doğrultusunda direnme kararının bozulmasına karar vermiş; şikayetçi İ.. G..vekili karar düzeltme talebinde bulunmuştur.Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; şikayetçinin tahliye emrine konu edilen yerleri iflas tarihinden (4.3.2003) öncesine ait ve 2004 sayılı İİK'nun 135/II.maddesi hükmü anlamında düzenlenmiş resmi bir belgeyle belgelenmiş bir akde dayalı olarak işgal etmekte olduğunu ispatlayıp ispatlayamadığı, noktasında toplanmaktadır.Bu noktada, konuya ilişkin yasal düzenleme hakkında kısa bir açıklama yapılmasında yarar vardır:2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK)'nun 06.06.1985 tarih ve 3222 Sayılı Kanun'un 17.maddesi ile değişik 135/II.maddesi; “Taşınmaz borçlu tarafından veya hacizden evvelki bir tarihte yapıldığı resmi bir belge ile belgelenmiş bir akte dayanmayarak başkaları tarafından işgal edilmekte ise onbeş gün içinde tahliyesi için borçluya veya işgal edene bir tahliye emri tebliğ edilir. Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur.” hükmünü içermektedir.Anılan maddede değişiklik içeren 3222 Sayılı Kanun'un Hükümet Gerekçesinde ise: “İcra marifetiyle satılan gayrimenkullerin alıcısına teslimde güçlüklerle karşılaşılmaması ve borçlu ile gayrimenkulu işgal eden arasında muhtemel suiniyetli anlaşmaları önlemek amacıyla, 135 inci maddenin ikinci fıkrası değiştirilmekte ve 27 ve 276 ncı maddelere paralel olarak, akdin usulüne uygun bir şekilde hazırlanmış resmi bir belgeye dayanması şartı getirilmektedir.” denilmektedir.Bunlar göstermektedir ki, üçüncü kişi taşınmazda hacizden önceki tarihli bir sözleşmeye dayalı olarak bulunduğunu resmi nitelikte bir belge ile ispat etmelidir.Burada ispat külfeti üçüncü kişiye aittir. Sözleşmenin hacizden önceki bir tarihte tapuya şerh verilmiş olması veya hacizden önceki bir tarihte noterlikçe düzenlenmiş yada onaylanmış olması hallerinde tahliye emrinin iptali gerekir. Ne var ki, yasa hükmü karşısında adi nitelikte bir sözleşmeye dayanılamayacağı gibi, mahkemece de bu nitelikte bir belgeye dayalı olarak tahliye emrinin iptaline karar verilemez.Zira, adi nitelikte bir sözleşme her zaman (bu arada geçmişe dönük olarak da) düzenlenebilir.İşte bu nedenledir ki, az yukarıda değinildiği üzere, kanun koyucu olası kötüniyetli anlaşmaları önlemek için anılan maddenin ikinci (m.135/II) fıkrasını değiştirmiştir.Somut olaya gelince; şikayetçi, dilekçesinde tahliye emrinin iptali istemine dayanak olarak taşınmazlarda yasanın aradığı nitelikte kira sözleşmesine dayalı olarak bulunduğunu belirtmekte ve delil olarak dayanılan kira sözleşmelerini de dosyaya ibraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu kapsamda, şikayetçi tarafından eldeki uyuşmazlığa konu .. ada ..parsel üzerinde bulunan ..CE ve .. CE nolu bağımsız bölümlere ait olan ve dosyaya delil olarak sunulan kira sözleşmelerine bakıldığında;Kiraya veren K. A.Ş. ile kiracı F. A. arasında 115 ada 20 parselde bulunan .. CE ve ..CE nolu bağımsız bölüm niteliğindeki apart villaların 39 yıllığına kiralanmasına ilişkin olarak 20.12.2001 tarihinde imzalanan taraflar arasındaki “Kira sözleşmesi”nin Rusçaya çevirisi yapılan metni Moskova'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde görevli ataşe tarafından 15 Ocak 2002 tarihinde onaylanmış; anılan sözleşmenin 5.maddesiyle kiracının kiraladığı bağımsız bölümü başkalarına (üçüncü kişilere) alt kira sözleşmesiyle kiraya verebileceğine olanak tanınmıştır.Kiracı F.A. yukarıda anılan sözleşmenin verdiği yetkiye dayanarak, kiraya veren sıfatıyla şikayetçi İ. G. (kiracı) ile ..ada .. parselde bulunan . CE ve 44 CE nolu olarak kayıtlı bağımsız bölümlerin 36 yıllığına kiralanmasına ilişkin olarak taraflar arasındaki 05.10.2004 tarihli “Kira devir sözleşmesi”nin bulunduğu; anılan sözleşmenin 20.12.2001 tarihli (Moskova'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde görevli ataşe tarafından 15 Ocak 2002 tarihinde onaylanan) sözleşmeye dayalı olarak yapıldığı, anlaşılmaktadır.Şikayetçi-kiracının, delil olarak ileri sürdüğü 05.10.2004 tarihli sözleşme, temelde iflas tarihinden (4.3.2003) öncesine ait 15.1.2002 tarihinde Moskova'daki Türkiye Büyükelçiliği'nde görevli ataşe tarafından onaylı bir sözleşmeye dayanmaktadır. Bu durumda, şikayetçinin tahliye emrine konu edilen yerleri iflas tarihinden (4.3.2003) öncesine ait ve 2004 sayılı İİK'nun 135/II.maddesi hükmü anlamında düzenlenmiş resmi bir belgeyle belgelenmiş bir akde dayalı olarak işgal etmekte olduğunun kabulü gerekir. Yukarıda belirtildiği üzere, üçüncü kişi taşınmazda hacizden (somut olayda iflastan) önceki tarihli bir sözleşmeye dayalı olarak bulunduğunu resmi nitelikte bir belge ile ispat etmesi durumunda tahliye emrinin iptali gerekir. Hal böyle olunca; yerel mahkemece, şikayetçinin eldeki şikayete konu yapılan .. ada .. parselde bulunan .. CE ve .. CE nolu bağımsız bölümlerde İİK'nun 135/II.maddesi hükmü anlamında düzenlenmiş resmi bir belgeyle belgelenmiş bir akde dayalı olarak işgal etmekte olduğunu ispat ettiği gerekçesiyle tahliye emrinin iptali ile Özel Daire bozmasına karşı direnmesi usul ve yasaya uygundur.Bu nedenle, şikayetçi İ. G.vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile bozma yönündeki Hukuk Genel Kurulu’nun 16.03.2012 gün ve E:2012/12-42, K:2012/167 sayılı kararının kaldırılmasına ve direnme kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ:Şikayetçi İ. G.vekilinin karar düzeltme isteminin kabulüne, Hukuk Genel Kurulu’nun 16.03.2012 gün ve E:2012/12-42, K:2012/167 sayılı bozma kararının kaldırılmasına; yerel mahkeme direnme hükmünün yukarıda açıklanan gerekçelerle karar düzeltme yoluna başvuran yararına ONANMASINA, 07.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.