Mahkemesi:Çorum 2.Asliye Hukuk MahkemesiGünü:27.7.2005Sayısı:2005/128-146 Taraflar arasındaki “alacak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çorum 2. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 26.11.2004 gün ve 2004/43-439 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 19.4.2005 gün ve 2005/1003-6650 sayılı ilamı ile,(...Davacı, davalı müteahhidin arsa sahibi ile yaptığı kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı müteahhide kalacak dairelerden iki tanesini 7.9.2002 tarihinde haricen satın aldığı halde, teslim süresi aşılarak ve eksik halde teslim edildiğini bildirerek, eksik iş bedeli ve kira kaybının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı, taşınmazı süresinde ve tam olarak teslim ettiği gibi, tapusunu da verdiğini savunarak davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-4822 sayılı Yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde Yasanın amacı açıklandıktan sonra, kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında 4077 sayılı Yasada tarif edilen şekilde konut satım sözleşmesi bulunduğu anlaşılmaktadır.4077 sayılı Yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulaması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılanmanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir...)Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, sözleşmede kararlaştırılan süre geçirilerek ve eksik halde teslim edilen iki konut ve bir dükkan nedeniyle, eksik inşaat bedeli ve kira kaybının tahsili istemine ilişkindir.Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.SONUÇ:Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, birinci görüşmede gerekli çoğunluk sağlanamadığından, 14.12.2005 gününde yapılan ikinci görüşmede oybirliğiyle karar verildi.