Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 660 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 361 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İzmir 7.Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/10/2011NUMARASI : 2011/514 E-2011/389 K.Taraflar arasındaki “kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 7.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 17.06.2010 gün ve 2009/452 E. 2010/177 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 18.Hukuk Dairesi’nin 27.06.2011 gün ve 2011/6386 E.-2011/7808 K. sayılı ilamı ile; (...Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca, yapı birim fiyatlarının yılın tamamında geçerli olmak üzere saptandığı ve davaya konu yapı için değerlendirme tarihi olan 2009 yılı birim fiyat listesine göre değerlendirme yapılmakla yetinilmesi gerektiği dikkate alınmadan bu değere ayrıca endeks ilavesi yapılmış olması,2-Dava konusu taşınmaz için Kamulaştırma Yasası'nın 27.maddesi uyarınca belirlenen ve bankaya yatırılan bedel ile hüküm altına alınan bedel arasındaki farkın (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile…)gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davacı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 4650 sayılı Kanunla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil istemine ilişkindir.Yerel Mahkemece, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapı yönünden 2009 yılı birim fiyat listesine göre belirlenen değere ayrıca endeks ilavesi suretiyle 09.10.2009 dava tarihine güncelleştiren bilirkişi kurulu raporu benimsenmek suretiyle “davanın kabulüne” dair verilen kararın temyizi üzerine, Özel Daire’ce yukarıda yazılı gerekçeyle bozulmuş; Yerel Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.Direnme hükmü, davacı idare vekili tarafından temyiz edilmektedir.Uyuşmazlık; dava konusu taşınmazın üzerinde bulunan yapı ile birlikte toplam kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde, bilirkişi kurulu raporunda yapı yönünden 2009 yılı birim fiyat listesi esas alınarak yapılan değerlendirme sonucu bulunan değere, ayrıca endeks ilavesi yapılması gerekip gerekmediği, noktasında toplanmaktadır.4650 sayılı Yasa ile değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun değer tespiti esaslarını düzenleyen 11. maddesinde; taşınmazın cins ve nevinin, yüzölçümünün, kıymetini etkileyebilecek bütün nitelik ve unsurların, her unsurun ayrı ayrı değerinin, kamulaştırma tarihindeki resmi makamlarca yapılmış kıymet takdirlerinin ve özellikle yapılarda resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesaplarının ve yıpranma payının, ayrıca bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçülerin esas alınarak bedel takdiri gerektiği öngörülmüştür.Kanunun lafzı ve ruhu göz önüne alındığında; ana ilke taşınmazın ve üzerinde bulunan muhtesatın gerçek değerinin tespit edilmesidir.Esasen, Anayasa’nın 46/1.maddesinde, “Devlet ve kamu tüzelkişileri; kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunla gösterilen esas ve usullere göre, kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idarî irtifaklar kurmaya yetkilidir.” düzenlemesine yer verilmiş ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu Tasarısı gerekçesinde de, 11.maddede sayılan ölçütlerin Anayasa’nın 46. maddesindeki unsurlar göz önünde tutularak düzenlendiği belirtilmiştir.Anayasa’nın 46/1.maddesinde ifadesini bulan “peşin ödeme” ve “gerçek bedelden” neyin kastedildiğinin cevabı ise, Kamulaştırma Kanunu’nun 15/son maddesinde verilmiş ve anılan maddede, “Bilirkişilerce yapılan değer tespitinde, idarece belgelerin mahkemeye verildiği gün esas tutulur.” hükmü öngörülmüştür.Öyle ise, kamulaştırılan taşınmaz ve üzerinde bulunan yapıların bedeli tespit edilirken, değerlendirmede idarece belgelerin mahkemeye verildiği; eş söyleyişle Kamulaştırma Kanunu'nun 10.maddesi uyarınca kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescil istemiyle davanın açıldığı günün esas alınması gerektiği açıktır. Ancak bu halde, Anayasal hüküm olan “kamulaştırma bedelinin gerçek karşılıklarının peşin ödenmesi” söz konusu olabilecektir.Şu açıklamalar karşısında; kamulaştırılan yapılara değer biçilirken, değerlendirme tarihindeki resmi birim fiyatları ve yapı maliyet hesapları ile yıpranma payı da göz önüne alınarak bedelin belirlenmesi; bu değerlendirmeler yapılırken, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı'nca açıklanan yapı birim fiyat listesi yılın tamamında geçerli olmak üzere saptandığı gibi, yıl içerisinde ilan edilen birden fazla yapı birim fiyat listesi bulunması halinde, en son fiyat listesine göre değerlendirme yapılması gerektiği, yapı birim fiyat listesi tüm yıl için geçerli olmak üzere belirlendiğinden anılan liste uyarınca tespit edilen değere ayrıca endeks ilavesi yapılmasının gerek ve mümkün olmadığı her türlü duraksamadan uzaktır.Hal böyle olunca; Yerel Mahkemenin, dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapı yönünden, davanın açıldığı 2009 yılının tamamında geçerli olan birim fiyat listesine göre belirlenen değere hükmetmesi gerekirken, ayrıca endeks ilavesi suretiyle güncelleştirilmesi gerektiği yönündeki kabulü ile kamulaştırma bedelinin fazla tespiti ve bu yöne ilişkin direnme kararı isabetsizdir.O halde, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. S O N U Ç : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici Madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 440. maddesi uyarınca hükmün tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.10.2012 gününde oyçokluğu ile karar verildi. MUHALEFET ŞERHİ Yapılara değer belirlenirken, Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca ilan edilen fiyatların dava tarihine endeks uygulanması suretiyle uyarlanmaması yönünde çıkan kararda, çoğunluk görüşüne katılmıyoruz. Şöyle ki;Kamulaştırma bedelinin tespit ve tescil davası 09.10.2009 tarihinde açılmıştır. Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların sınıfına göre m2 bedeli 65,00 liradır. Aynı yıl Ocak ayındaki endeks sayısı 10429,14 iken bu sayı Ekim ayında 11814,14 olarak açıklanmıştır. Bilirkişi kurulu, bu rakamları esas almak suretiyle yapılara bedel belirlemiş; Yüksek 18. Hukuk Dairesi ise endeks uygulanmaması gerektiğinden bahisle hükmü bozmuş ve Hukuk Genel Kurulu’nca da bozma doğrultusunda karar verilmiştir. Anayasa'nın 46.maddesi "Devlet ve kamu tüzel kişileri kamu yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla kamulaştırmaya yetkilidir." hükmünü ihtiva etmektedir. Burada da binaların gerçek değeri, Kamulaştırma Kanununun 15/son maddesi uyarınca dava tarihindeki değeri olmalıdır. Kamulaştırma Kanununun 11.maddesinin (g) bendi uyarınca, arsalara değer biçilirken, yukarıda sözü edilen 1994=100 endeksi uygulanmakta ve dava tarihindeki m2 bedeli hesaplanmaktadır. Arazilere değer biçilirken; ekilebilecek ürünlerin net geliri esas alınmakta, arazi üzerinde münavebe ürünlerinin bulunması gözetilmemektedir. Örneğin; taşınmaz üzerinde buğday, karpuz, domates ekili olmasa da, o bölgede ekiliyorsa değer biçmede bu ürünler esas alınmakta ve bu ürünlerin hasat dönemindeki toptan kg. satış fiyatlarına göre değer biçilmektedir. Mart ayında açılan bir davada; buğday yetişmiş olmadığı halde, hasat dönemindeki fiyatı esas alınmak suretiyle bedel belirlenmekte olduğundan, endeks uygulanmamaktadır. Kaloriferli-asansörlü dairelerin yapı sınıfı 4/A olup, aynı tarihte bir apartman kamulaştırıldığında; bir kısım kat malikleri hakkında 31 Aralık 2008 tarihinde, diğerleri için 2 Ocak 2009 günü dava açıldığında; m2 bedeli 2008 yılında 513,00 lira; 2009 yılında 561,00 lira olduğu için 130 m2.lik bir daire sahibi 2 gün önce dava açıldığından, 6.240,00 lira eksik bedel alacaktır. Böyle bir hesaplama yapılması halinde, "kamulaştırmanın gerçek karşılığından" söz edilemeyeceği gibi, Kamulaştırma Kanununun 10.maddesindeki "Hakim, adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedeli tespit eder." hükmüne de uygun hareket edilmemiş olacaktır. Olayımızda, dava konusu taşınmaz üzerinde yapı bulunmakta olup, sınıfına göre 2008 yılındaki m2 birim bedeli 65,00 -TL; 2009 yılında 71,00-TL; 2010 yılında 73,00-TL olarak belirlendiği için, Ocak ayında açılan bir dava ile Ekim ayında açılan bir davada binaya belirlenen bedel, adil ve hakkaniyete uygun olmadığından, yerel mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumuzdan, sayın çoğunluğun bozma yönündeki görüşlerine katılmıyoruz. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar Bonodaki metne itiraz - Takibin durmasına neden olabilir mi? Alacaklı vekili tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu vekilinin borca itirazı üzerine icra mahkemesince takibe konu senet nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılama gerekçe gösterilerek HMK 209/1 maddesi uyarınca takibin durdurulmasına kar Ziynet eşyası-belirsiz alacak davası T.C. YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI ESAS NO : 2014/13262 KARAR NO : 2015/5108 Y A R G I T A Y İ L A M I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MALATYA 2. AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 06/03/2014 NUMARASI : 2013/626-2014/180 DAVACI : DAVALI : Taraflar arasındaki ziynet eşyası alacağı Da Yargılama devam ettiği sürece ıslaha gerek olmaksızın inkar tazminatı istenebileceği MAHKEMESİ :Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Dava, faturalara day Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?