Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 393 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 188 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/11/2010NUMARASI : 2010/411-2010/322 Taraflar arasındaki “manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 07.07.2009 gün ve 2009/86-229 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 10.06.2010 gün ve 2009/11798 E., 2010/6936 K. sayılı ilamı ile;(…Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur.Davacı; davalının, 28.02.2009 günü Sinop'da yaptığı seçim konuşmasında kendisini "maganda-külhanbeyi üslubu kullanmakla, zarafetten, terbiyeden, nezaketten saygıdan uzak olmakla, ne söylediğini bilmemekle, devlet sorumluluğu taşımamakla, adam olamamakla ve yalancı olmakla" suçladığını belirterek, kişilik haklarına saldırı nedeni ile uğradığı manevi zararın ödetilmesini istemiştir.Davalı ise, davacının konuşma yöntemine yönelik düşünce, görüş ve eleştiri içeren konuşma nedeni ile manevi tazminat istenmesinin haksız olduğunu, davacının konuşmalarında sık sık argo sözcük ve söylemler kullanan davacının eleştirilmeyi göze alması gerektiğini belirterek, istemin reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Yerel mahkemece; davalının Sinop'taki toplantıda yaptığı konuşmada söylediği bazı sözlerin eleştiri sınırlarını aşarak davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu gerekçesiyle davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasına karar verilmiştir.Dava konusu sözlerin söylendiği toplantıda yapılan konuşma bir bütün olarak incelendiğinde; bir muhalefet partisinin genel başkanı olan davalının seçim toplantısında; davacının başbakan olarak görev aldığı hükümetin iş ve eylemlerine yönelik eleştiriler yönelttiği, bu konudaki düşünce ve görüşlerini açıkladığı, genel başkanı olduğu siyasi parti ve kendisi hakkında eleştirilerde bulunan davacının, kişilik haklarına yönelik olmayan sert eleştirilerde bulunduğu, siyasi bir kişilik olan davacının hakkında yapılan sert eleştirilere katlanması gerektiği, konuşmanın tümünün eleştiri sınırları içinde kaldığı anlaşılmaktadır.Yerel mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, istemin tümden reddedilmesi gerekirken, yerinde olmayan yazılı gerekçeyle, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir…) gerekçesiyle oyçokluğu ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN : Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, haksız eylem nedeniyle kişilik haklarına saldırıdan dolayı uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir.Mahkemece, davalının dava konusu edilen sözlerinin, siyasi sert eleştirilerin dışında kalıp, davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğundan manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne dair verilen karar; Özel Dairece, yukarıda metni aynen yazılı gerekçe ile bozulmuş; mahkemece, önceki gerekçeler ile direnme kararı verilmiştir.Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; Davalının 28.02.2009 tarihli Sinop mitinginde yaptığı konuşmanın, davacının kişilik haklarına yönelik saldırı teşkil edip etmediği; burada varılacak sonuca göre, davanın kabul edilip edilmeyeceği noktalarında toplanmaktadır.İşin esasına girilmeden önce, davalı tarafından dava konusu konuşmanın yapıldığı 28.02.2009 tarihli Sinop mitingindeki söylediği sözlerin, davacının daha önce Kırşehir, Mardin, Yozgat ve Çorum mitinginde yaptığı konuşmalara cevap niteliğinde olduğu savunulduğundan, davacı tarafından yapılan bu konuşma metinlerinin getirtilmesinin gerekip gerekmediği hususu ön sorun olarak tartışılmıştır.Ne var ki, ön sorun olarak ortaya atılan söz konusu mitinglerde davacının konuşmalarının metinleri dosya içinde yer almakla ve heyete sunularak değerlendirilmekle, yeniden celbine gerek olmadığına oybirliği ile karar verilerek ön sorun aşılmıştır.İşin esasına ilişkin temyiz itirazlarına gelince;Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, mahkemenin davalının Sinop mitinginde söylediği sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı oluşturduğu ve manevi tazminattan sorumlu tutulması gerektiği yönündeki direnmesi yerindedir.Ne var ki, Özel Dairece davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarına yönelik bir inceleme yapılmadığından, bu yöne ilişkin temyiz itirazları incelenmek üzere dosya Özel Dairesine gönderilmelidir. S O N U Ç : Yukarıda açıklanan nedenlerle, direnme uygun bulunduğundan, davalı vekilinin manevi tazminat miktarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 4.HUKUK DAİRESİ’NE GÖNDERİLMESİNE, 08.06.2011 gününde yapılan ikinci görüşmede oyçokluğu ile karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar Bonodaki metne itiraz - Takibin durmasına neden olabilir mi? Alacaklı vekili tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu vekilinin borca itirazı üzerine icra mahkemesince takibe konu senet nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesindeki yargılama gerekçe gösterilerek HMK 209/1 maddesi uyarınca takibin durdurulmasına kar TESPİT DAVALARINDA GÖREVLİ MAHKEME Taraflar arasındaki "oda kaydının silinmesine dair işlemin iptali, üyelik kaydının devam ettiğinin ve davacının taksi durağında hak sahibi olduğunun tespiti” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bandırma 1.Asliye Hukuk Mahkemesince mahkemenin görevsizliğine dair verilen 06.09.2012 gün ve E:2 mirasçılar arasında gerçekleştirilen miras payı devrinin geçerli olması için noterde ya da tapu sicil memuru huzurunda yapılması zorunlu değildir. S.. E.. ile A.. C.. ve müşterekleri aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair Manavgat 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nden verilen 27.09.2007 gün ve 303/457 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı mirasçıları tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?