Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 374 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 838 - Esas Yıl 2011





Taraflar arasındaki Tazminat davasının yapılan incelemesi sonucunda ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 4.Hukuk Dairesince;“DAVA: Dava dilekçesinde, davacının ihtara rağmen çek karnelerini iade etmediği gerekçesiyle ve 3167 sayılı Yasa’nın 13/1.maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verildiği; kararın, 28/12/2007 tarihinde kesinleştiği; ancak, yargılamanın yenilenmesi davasının derdest olduğu; çek karnelerini iade etmediği nedeniyle Cumhuriyet Savcılığı’na banka tarafından ihbar edilen şirketin, İlgi İplik San.Tic. Ltd. Şti. olduğu; ancak, bankanın hatası nedeniyle bu şirket yetkilisi yerine davacının yetkili olduğu İ. O. İthalat İhracat San.Tic. Ltd. Şti.’nin belgelerinin dosyaya sunulduğu; mahkemece de durumun fark edilmediği; tebligat işlemlerinin asıl sorumlu şirketin adresinde yapıldığı ve bu nedenle savunma hakkının kullanılamadığı; davacının, 28/02/2009 tarihinde yakalama işlemine maruz kaldığı; saatlerce bekletildiği ve para cezasını ödemek suretiyle serbest bırakıldığı ileri sürülerek; 3.000,00-TL maddi ve 10.000-TL de manevi tazminata karar verilmesi talep olunmuştur.CEVAP: Cevap dilekçesinde, hatanın bankanın işleminden kaynaklandığı; iddianamede de davacının sanık olarak gösterildiği; kasıt bulunmadığı ve dava konusunun maddi hata niteliğinde olduğu savunulmuştur.GEREKÇE: Dava, hakimin hukuki sorumluluğuna dayalı olarak maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.Yargılama aşamasında, “Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair” 6110 sayılı Yasa kabul edilmiş ve 14/02/2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanmak suretiyle yürürlüğe girmiştir. 6110 sayılı Yasa’nın 12.maddesi ile 2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu’na 93/A maddesi eklenmiştir. Maddedeki düzenlemeye göre:Hakim ve savcıların bir soruşturma, kovuşturma veya davayla ilgili olarak yaptıkları işlem, yürüttükleri faaliyet veya verdikleri her türlü kararlar nedeniyle:a)Ancak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.b)Kişisel kusur, haksız fil veya diğer sorumluluk sebeplerine dayanılarak da olsa hakim veya savcı aleyhine tazminat davası açılamaz.Devlet aleyhine açılacak tazminat davası ancak dava konusu işlem, faaliyet veya kararın dayanağı olan;a)Soruşturma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya kamu davası açılmış ise kovuşturma sonucunda verilen hükmün,b)Dava sonunda verilen hükmün, kesinleştiği tarihten itibaren bir yıl içinde açılabilir. Kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın veya hükmün kesinleşmesinden önce, hakim veya savcının söz konusu işlem, faaliyet veya kararıyla ilgili olarak görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanmaktan mahkumiyeti halinde ise tazminat davası ‘bu hükmün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde açılabilir.Yine, 6110 sayılı Yasa’nın 14.maddesi ile HUMK’nun 573 maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesi değiştirilmiş ve “Hakimlerin yargılama faaliyetlerinden dolayı aşağıdaki sebeplere dayanılarak Devlet aleyhine tazminat davası açılabilir.” biçiminde düzenleme yapılmıştır.6110 sayılı Yasa’nın Geçici 2.maddesinin 2.bendinde; söz konusu değişikliklerin görülmekte olan davalar, kesinleşmemiş hükümler; miktar veya değeri itibariyle temyiz veya karar düzeltme yoluna gidilemediği için kesinleşen hükümler bakımından da uygulanacağı ve davaya Devlet aleyhine devam olunacağı belirtilmiş; Yasa’nın Geçici 2.maddesinin 4.bendinde ise; Görevli mahkemede Devlet aleyhine devam olunacak davada, temyiz ve karar düzeltme incelemesinde ilk olarak Hakimler ve Savcılar Kanununun 93/A maddesinde öngörülen dava şartlarının mevcut olup olmadığına bakılacağı, düzenleme altına alınmıştır.Açıklanan bu nedenlerle, dava dilekçesi 6110 sayılı Yasa uyarınca Hazine’ye tebliğ edilmiştir. Dahili dayalı Hazine vekili tarafından verilen dilekçede; davanın zamanaşımına uğradığı ve esası bakımından da, hakimin hukuki sorumluluğunun koşullarının oluşmadığı savunulmuştur.Dava, 05/06/2009 tarihinde açılmış olup; dava konusu edilen işlem ile ilgili yargılamanın yenilenmesi kararı ise, 10/09/2009 tarihinde kesinleşmiştir. Şu durumda, dava başlangıçta hükmün kesinleşmesinden önce açılmış ise de; yargılama sırasında usuli eksiklik tamamlanmış olduğundan, uyuşmazlığın esası çözümlenmek gerekmiştir. Dosya kapsamından; davacının, sanık sıfatı ile yargılandığı İstanbul 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 28/12/2007 gün ve 2007/1034-1113 sayılı dava dosyasında, 3167 sayılı Yasa’nın 13/1.maddesi uyarınca adli para cezası ile mahkumiyetine karar verildiği; kararın, 28/12/2007 tarihinde kesinleştiği; davacının, 28/02/2009 tarihinde infaz amacı ile yakalandığı ve para cezasının tahsil edilerek salıverildiği; İstanbul 1.Sulh Ceza Mahkemesi’nin 29/07/2009 gün ve 2009/520-591 sayılı kararı ile yargılamanın yenilenmesi isteminin kabul edildiği; mahkumiyet hükmünün iptal edildiği ve beraat kararı verildiği; bu kararın da, 10/09/2009 tarihinde kesinleştiği; ihbar eden banka tarafından İlgi İplik San. Tic.Ltd.Şti.’nin çek karnelerini iade etmediğinin bildirilmesine rağmen; İlgi Optik İthalat İhracaat San.Tic. Ltd. Şti.’nin kayıtların eklenildiği ve bu nedenle davacı hakkında iddianame düzenlenilerek hakkında mahkumiyet kararı verildiği; durumun, yargılamanın yenilenmesi davası sırasında tespit edilerek beraat hükmü oluşturulduğu anlaşılmaktadır.Dava dilekçesinde, asıl ceza sorumlusunun belirlenmemesinin ihmal niteliğinde olduğu ileri sürülmüş ve bu nedenle tazminat isteminde bulunulmuştur.Hakimlerin yargısal faaliyetleri nedeniyle sorumluluk nedenleri, HUMK m.573/b.1-7’de gösterilmiştir. Buna göre, kasıtlı olarak ve kanuna aykırı karar verilmesi; kanunun açık hükmüne aykırı karar verilmesi; yargılama tutanağında bulunmayan bir hususun hükme esas alınması; yargılama tutanakları veya kararların değiştirilerek hüküm kurulması; menfaate dayalı olarak karar verilmesi; hakkın yerine getirilmesinden kaçınılması ve görevin ifasında ihmal veya terahi gösterilmesi, hakimin hukuki sorumluluğunu gerektirmektedir. Yasa’ da gösterilen sorumluluk nedenleri, örnek niteliğinde olmayıp; sınırlı ve sayılı durumları ifade etmektedir.Somut olayda, hakimin sorumluluğuna dayanak yapılan olgu; asıl ceza sorumlusunun tespit edilmesinde gösterilen ihmaldir. Bu yön sabit olmakla birlikte; ihbar eden bankanın yanlış bildiriminden ve buna dayalı olarak düzenlenen iddianameden kaynaklandığı; yasa yollarına başvurulmak suretiyle düzeltilme olanağının bulunduğu ve insani nitelikte maddi hatadan kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Nitekim, yanılgılı uygulama yargılamanın yenilenmesi davasında düzeltilmiştir. Şu durumda, hakimin hukuki sorumluluğuna ilişkin koşulların gerçekleştiğinden söz edilemez. Davanın, açıklanan bu nedenlerle reddine karar verilmek gerekmiştir.HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;1-Davanın REDDİNE,2-Alınması gereken maktu 18,40 TL karar ve ilam harcının 175,50 TL peşin alınan harçtan düşümü ile fazla yatırılan 157,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi uyarınca, reddedilen maddi ve manevi tazminat miktarları itibariyle davalı ile dahili dayalı Hazine yararına takdir olunan 4.400,00-TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı ile dahili davalı Hazine’ye verilmesine,4-Davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına...”Dair oybirliği ile verilen 21.06.2011 gün ve 2010/8-2011/89 sayılı karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davacı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek, Yargıtay 4.Hukuk Dairesi'nin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra hükme yönelik temyiz itirazları incelendi, gereği görüşüldü:Dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bilgi ve belgelere, daire kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın onanması gerekir.S O N U Ç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile 4.Hukuk Dairesi'nin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği kararın, yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, gerekli temyiz ilam harcı peşin alınmış olduğundan başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, hükmün tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.06.2012 gününde oyçokluğu ile karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar FERAGAT EDİLEN DAVANIN TEKRAR AÇILMASI MAHKEMENİN YAPACAĞI İŞ Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının aleyhine, müvekkillerinin de paydaş olduğu taşınmazın haksız kullanımı nedeniyle 8.000.00 liralık ec-rimisil davası açtığını, davadan feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddedildiğini, ancak şu andaki davanın davacıları olan müvekkillerinin, ilk ecrimis Malların teslimi usulen kanıtlanmadan faturaların davacının kendi defterlerinde kayıtlı olması tek başına malın teslim edildiğinin kanıtı olarak kabul edilemez. Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı vek Esastan verilmiş bir ret kararı olduğundan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince nisbi vekalet ücreti verilmelidir (...Davacı vekili, 24.12.2008 tarihli sözleşme ile davalının T. Markası altında bayilik faaliyetinin gerçekleştirdiğini, davalıya ait taşınmaz üze-rinde 2021 yılına kadar lehlerine intifa hakkı verildiğini ve intifa bedelinin peşin olarak ödendiğini, Rekabet Kurulunun bayilik sözleşmelerini 5 yıl il Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?