Taraflar arasındaki "kıdem tazminatı ve iş arama izin ücreti alacağı" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İzmir 8. İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 15.05.2008 gün ve 2006/667 E., 2008/328 K. sayılı kararın incelenmesi davalılardan SGK (Devredilen Emekli Sandığı) vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 11.03.2010 gün ve 2008/28618 E., 2010/6424 K. sayılı ilamı ile; "……1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçi ihbar öneli kullandırılmasına rağmen iş arama izni verilmediğini ileri sürerek iş arama izin ücretlerinin ödetilmesini talep etmiştir. Mahkemece isteğin kabulüne karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 27. maddesine göre, yeni iş arama izni vermeyen veya eksik kullandıran işveren, o süreye ait ücreti işçiye ödemekle yükümlüdür. Aynı maddenin 3. fıkrasında, işveren yeni iş arama izni esnasında işçiyi çalıştırırsa, işçinin çalışma karşılığı olmaksızın alacağı ücrete ilaveten çalıştırdığı sürenin ücretini yüzde yüz zamlı ödemesi gerektiği kuralı getirilmiştir. Yeni iş arama izni, işçinin ihbar öneli içinde çalıştırıldığı günler için geçerli olur. İşçinin hafta tatili, bayram ve genel tatil izinlerini kullandığı günler için iş arama izni verme zorunluluğu bulunmamaktadır. Çalışılmayan günler için iş arama izni verilmesi gerekmediğine göre, iş arama izin ücretine de hak kazanılamaz. Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun uygulaması da bu yöndedir. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 27.1.2010 tarih ve 2009/9-593 E, 2010/20 K ; Y 9. HD. 10.2.2009 tarih ve 2009/804 E, 2009/2102 K) Somut olayda davalı işveren, ihbar öneli içinde yeni iş arama izinlerini kullandırdığını kanıtlayabilmiş değildir. İşçinin ihbar öneli içinde çalıştığı günler bakımından her gün için iki saat iş arama izin ücretinin 4857 Sayılı İş Kanununun 27. maddesi hükmüne uygun olarak %100 olarak hesaplanarak hüküm altına alınması gerekir. Çalışılmayan hafta tatilleri için de iş arama izin ücreti hesaplanarak sonuca gidilmesi hatalı olup kararın bu yönden de bozulması gerekmiştir……" gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı Sosyal Güvenlik Kurumu (Devredilen Emekli Sandığı) vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, kıdem tazminatı ve yeni iş arama izin ücreti alacağı istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalılardan Emekli Sandığına ait bakımevinin işletmesini üstlenen diğer davalı E.. T……. S…….. İşler D…….. Ve T…….. Limitet Şirketinde çalıştığını, iş akdinin E…… Ş……… tarafından kıdem tazminatı ödenmeksizin feshedildiği ve yeni iş arama izni verilmediğini, davalı Emekli Sandığının asıl işveren olarak alt işveren E.. Ş…….. ile birlikte müteselsil sorumlu olduğunu belirterek kıdem tazminatı ve kullandırılmayan yeni iş arama iznine ilişkin ücret alacağının davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş, bilahare yeni iş arama izin ücreti alacağı ıslah edilerek ihbar tazminatı talebinde bulunulmuştur. Davalı Emekli Sandığı vekili, asıl işveren değil, ihale makamı olduklarını, işin anahtar teslimi yaptırılması nedeniyle sorumlulukları bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiş, davalı E…… Ş…….. davaya cevap vermemiştir. Yerel mahkemece, usulüne uygun olarak yapılmadığı gerekçesi ile ıslah talebinin reddine karar verildikten sonra davacının kıdem tazminatı alacağının kabulüne, ancak iş akdi ihbar öneli kullanılmaksızın feshedildiğinden yeni iş arama izin ücretine yönelik davanın reddine karar verilmiştir. Özel Dairece; davalı Kurum vekilinin sair temyiz itirazları reddedilerek, "iş arama izin ücreti hesaplanırken çalışılmayan günler için de izin ücreti hesaplamasına gidilmesinin hatalı olduğu" gerekçesi ile hüküm iş arama izin ücreti yönünden bozulmuş, yerel mahkemece bozma ilamının sehve dayalı olduğu, iş arama izin ücreti talebinin reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmemesi ile kesinleştiği gerekçesiyle önceki kararda direnilmesine karar verilmiştir. Direnme kararı davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmektedir. Uyuşmazlık; iş arama izin ücretinin reddine ilişkin kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmemesi karşısında Özel Dairenin bu talebe ilişkin bozmasının ilamının maddi hataya dayalı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayın incelenmesinde, yerel mahkemenin iş arama izin ücretinin reddine ilişkin kararının davacı vekili tarafından temyiz edilmeksizin kesinleştiği, dolayısıyla davalılar yararına bu yönde usuli kazanılmış hak oluştuğu, Özel Dairenin hakkında hiçbir hesaplama yapılmaksızın reddine karar verilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olan iş arama izin ücreti konusunda hesaplama yönteminin yanlışlığı konusunda bozmasının açıkça maddi bir hataya dayalı olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle iş arama izin ücretinin reddine ilişkin kararın kesinleşmiş bulunması karşısında Özel Dairenin bozma ilamının maddi hataya dayalı olduğu anlaşıldığından usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir. SONUÇ: Davalılardan SGK (Devredilen Emekli Sandığı) vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, direnme kararının yukarıda açıklanan nedenlerle ONANMASINA, 01.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.