MAHKEMESİ : Afşin 2.Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24.06.2011NUMARASI : 2011/103 E-2011/763 K.Taraflar arasındaki “Tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Afşin 2.Asliye 2.Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 29.11.2007 gün ve 2007/844 E- 2007/1005 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 23.10.2008 gün ve 2008/2965-12640 sayılı ilamı ile; ("...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, tarlasındaki ürünün davalı kuruma ait kamyonlardan püsküren kül tozları nedeni ile uğradığı zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dosya kapsamına ve ibraz edilen tapu kayıtlarına göre, davacıların ürün zararı talep ettikleri taşınmazlardan bir kısmı olan 1475, 1334 ve 1395 parsel sayılı taşınmazların davalı kurum tarafından davadan önceki bir tarihte kamulaştırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda bu taşınmazlar hakkında da davacıların zarara uğradığının kabulü doğru olmadığından bu taşınmazlara yönelik olarak davanın reddine karar vermek gerekirken kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmediğinden kararın bu yönüyle bozulması gerekmiştir...")gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davalı vekiliHUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, tarladaki ürünün davalı Kuruma ait kamyonlardan püsküren kül tozları nedeni ile uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir.Hukuk Genel Kurulu’ndaki görüşmede, işin esasına geçilmeden önce, temyize konu direnme kararının gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla temyiz incelemesini yapma görevinin Hukuk Genel Kurulu’na mı, yoksa Özel Daireye mi ait bulunduğu hususu ön sorun olarak değerlendirilmiş ve şu sonuca ulaşılmıştır:Davacı; sekiz adet parsel yönünden davalı Kurum’un Termik santral ve kül döküm sahasından püsküren kül tozları nedeniyle ürüne verilen zararın tazminine karar verilmesini talep etmiş ve davadan önce alınan tespit raporuna dayanmıştır. Mahkemenin, dava dilekçesinde dayanılan tespit raporunda alınan Fen ve Zirai Bilirkişi raporlarını benimsemek ve “dava konusu sekiz adet taşınmaza davalı İdarece zarar verildiği” kabul edilmek suretiyle, “davanın kısmen kabulüyle, 226.330,40 YTL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verdiği karar; Özel Daire’ce, “dava konusu olan 1475, 1334 ve 1395 parsel sayılı taşınmazların davalı kurum tarafından davadan önceki bir tarihte kamulaştırılmış olması nedeniyle, bu taşınmazlara yönelik olarak davanın reddine karar verilmesi gereğine” işaretle bozulmuştur.Yerel Mahkemece, bozma ilamına uyulup uyulmaması konusunda bir karar verilmeden önce tensiple, tespit raporunu düzenleyen bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş; ziraat ve fen bilirkişilerince bozmadan sonra düzenlenen ek raporlara dayanarak, “uyuşmazlık konusu 1475, 1334 ve 1395 parsel sayılı taşınmazların tamamının değil kısmen kamulaştırıldıkları ve fakat zararın, kamulaştırmadan arta kalan ve ifrazen malikleri adına tescil edilen kısımlar üzerinden hesaplandığı” şeklindeki, bozmadan önce irdelenmeyen yeni gerekçe ile 58.400,00 TL tazminata hükmedilerek, bu karar direnme olarak adlandırılmıştır. Ne var ki, bozmadan önce taşınmazların kısmen ya da tamamen kamulaştırılıp kamulaştırılmadığını irdelemeyen Yerel Mahkemenin bu kararı; bozma ilamından esinlenerek alınan ve Özel Daire’ce incelenmeyen bilirkişi ek raporlarına ve yeni bir gerekçeye dayalı, yeni bir hüküm niteliğinde olup; direnme kararının varlığından söz edilmesi olanaklı değildir. Şu durumda; bozma ilamından sonra alınan ek bilirkişi raporlarının ve bunlara dayalı olarak verilen yeni hüküm niteliğindeki bu kararın temyiz inceleme mercii Hukuk Genel Kurulu olmayıp, Özel Daire’dir. Hal böyle olunca; dosyanın, temyiz incelemesi yapılmak üzere, görevli bulunan 4. Hukuk Dairesine gönderilmesi gerekir.S O N U Ç: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 4.Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 06.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.