Taraflar arasındaki “İtirazın İptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesince davanın reddine dair verilen 20.10.2005 gün ve 2005/396 E-2005/215 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 27.02.2007 gün ve 2006/117-2007/3659 sayılı ilamı ile; (...Davacı vekili, müvekkili şirketin davalının ithal ettiği emtiayı konteyner ile taşıdığını, davalının yükünü süresinde almaması nedeniyle demuraj ücreti tahakkuk ettirilerek düzenlenen faturanın davalıya gönderildiğini, davalının ödeme yapmaması üzerine depozito ücreti düşüldükten sonra geriye kalan 3.000 USD’nin tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin, davalının haksız itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini ve %40 icra-inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, müvekkiline ödeme emrinin 06.03.2005 tarihinde tebliğ edildiğini, bu tarihten önce 05.01.2005 tarihinde davacıya ödeme yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre, 29.12.2004 tarihinde takip talebinde bulunulduğu, borçluya 04.01.2005 tarihinde ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlunun 05.01.2005 tarihinde ödemede bulunduğu, alacaklı vekilinin 29.12.2004 tarihli takip talebinde Amerikan Doları yerine Türk Lirası yazması nedeniyle icra müdürlüğünden maddi hatanın düzeltilmesini talep ettiği, icra müdürlüğünün talebin reddine ilişkin olarak verdiği karar üzerine davacının şikayetini inceleyen İ...... 6 ncı İcra Hukuk Mahkemesi'nce icra müdürlüğünün kararının kaldırıldığı, bu karar üzerine davacı vekilinin 01.03.2005 tarihinde yeniden takip talebinde bulunduğu, borçluya 07.03.2005 tarihinde tebliğ edilen ödeme emrine süresinde itiraz edildiği, yani, borçlunun temerrüde düşmeden ödemede bulunduğu gerekçeleriyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, deniz taşıma sözleşmesinden kaynaklanan demuraj alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İtirazın iptali davası, icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile, İİK. 'nun 67 nci maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamaya amaçlamaktadır. Bu nedenle davada haklılık durumunun takip tarihi itibariyle belirlenmesi gerekir. BK.'nun 84'ncü maddesi hükmüne göre, faiz ve masrafları ödemede geciken borçlunun, yaptığı kısmi ödeme alacaklı tarafından öncelikle faize mahsup edilebilir. Somut olayda, davacı taraf 29.12.2004 tarihinde icra takibini başlatmış olup, davalı tarafça davacı tarafa 05.01.2005 tarihinde ödemede bulunmuştur. İ...... 6'ncı İcra Hukuk Mahkemesinin davacı vekilinin şikayeti üzerine 3.000.-USD yerine 3.000.-TL yazılması hususunun maddi hata olduğu ve bu durumun düzeltilmesi gerektiği yönündeki kararı sonrasında, yeniden takip talebinde bulunulmuştur. Mahal mahkemece, maddi hatanın düzeltilmesi sonrasında yapılan takip talebinin ilk talep olduğu, maddi hatanın düzeltilmesi öncesindeki talebin ise dikkate alınamayacağı, maddi hatanın düzeltilmesi sonrasında yapılan talepten önce davalının borcunu ödediği gerekçeleriyle, yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Oysa, mahkemece, davalı tarafın ilk takip talep tarihi olan 29.12.2004 tarihinde temerrüde düştüğü takip tarihinden sonra asıl alacak miktarı olan 3.000.-USD'nin davacıya ödendiği, bu ödemenin takip tarihi itibariyle değerlendirilmesi gerektiği ve davacı tarafın takip talebinde BK.'nun 84 ncü maddesinin uygulanmasını istemiş olmasına göre, uyuşmazlığın çözümlenmesinde anılan madde hükümlerinin uygulanması gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru olmamıştır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle; itirazın iptali davası, müddeabihi takip konusu yapılmış ve borçlunun itiraz etmiş olduğu alacağa ilişkin duran takibin devamını amaçlayan bir eda davası niteliğinde olmakla; itirazın iptali davası yönünden, dava dilekçesi içerik ve niteliğinde bulunan icra takip talebinde de, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 80. maddesine göre, iki tarafın zahir ve açık olan yazı hatalarının daima tashih olunabileceğine; olayda, takip dayanağı fatura ve kur tablosunun eklendiği 29.12.2004 tarihli ilk takip talebindeki asıl alacak miktarının 3000 USD yerine 3.000 TL yazılmasına dair maddi hata, yukarıda sözü edilen Usulün 80. maddesi uyarınca davacı/alacaklı tarafça düzeltilmiş olup, o nedenle davalı/borçlu 29.12.2004 ilk takip tarihinde temerrüde düştüğüne göre; Yerel mahkemece, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen ve davalı/borçlu tarafından takip tarihinden sonra yapılan ödemenin takip tarihi itibariyle değerlendirilerek uyuşmazlığın çözümünde Borçlar Kanunu'nun 84. maddesinin uygulanması gereğine işaret eden Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. S O N U Ç: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde peşin harcın iadesine, 10.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.