Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 153 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 827 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ : Göle Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 01/04/2011NUMARASI : 2011/65-2011/88Taraflar arasındaki “Tapu tashihi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Göle Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından davanın reddine dair verilen 21.5.2010 gün ve 220-124 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 24.1.2011 gün ve 14200-565 sayılı ilamı ile, (... Davacı, murisi babası “P.. o.., V.. Ç..”ın, dava konusu S.. mahallesi .. ada .. parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında “V.. K.. G..” yazılı kimlik bilgilerinde isim ve soyadının düzeltilmesini istemiştir.Mahkemece, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.Somut olayda; dava konusu taşınmazın kadastro tutanağında özetle, 29.06.1948 tarih ve 64 sıra numaralı dayanak tapu kaydı ile V.. K.. G.. adına kayıtlı olduğunun tespit edildiği, taşınmaz malikinin 1970 yılında öldüğü ve kesin olarak mirasçılarının bilinemediğinin belirtildiği görülmektedir.Dayanak tapu kaydının 29.06.1948 tarihli “tapu muamelatına mahsus ilmühaber” başlıklı resmi senetten ise, taşınmaz maliki Paşa oğlu A.. G..’ün, taşınmazın tamamını “kardeşi” P... o.. V.. K.. G..’e sattığı anlaşılmaktadır.Ayrıca bu resmi belgede yer alan, “alakadarların nüfus tezkereleri sureti” bölümündeki satıcı sıfatındaki P.. ve G.. o.. A.. G.. ile alıcı sıfatındaki P.. ve G.. o..V.. K.. G..’ün kimlik bilgilerinin; getirtilen davacı murisinin tüm kardeşlerine ait nüfus aile kaydı ile örtüştüğü P.. ve G.. oğlu A.. Ç.. ile P.. ve G.. oğlu V.. Ç..’ın kardeş oldukları görülmektedir.Açıklanan nedenlerle tapu kayıtlarında ismi geçen Veli K.. G..”ün davacının murisi babası P.. oğlu, V.. Ç.. olduğu anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilecek yerde reddi doğru değildir.)gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davacı vekiliHUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.SONUÇ:Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,16.3.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.