Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1315 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1941 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 19. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 12/06/2013NUMARASI : 2013/84-2013/151Taraflar arasındaki “ayıplı malın iadesi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 29.02.2012 gün ve 2011/351 E. 2012/31 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 22.11.2012 gün ve 2012/10992 E. 2012/17480 K. sayılı ilamı ile; (…Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemizin 14/10/2010 tarih 2010/4466 E. 2010/11297 K. sayılı kararı ile hükme esas alınan bilirkişi raporunun içeriği ile sonuç kısmının çelişkili olduğu, taraf vekillerinin itirazları da gözetilerek konusunda uzman yeni bir bilirkişi kurulundan rapor alınarak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiş, mahkeme bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda dava konusu araçta garanti süresi henüz bitmeden ortaya çıkan arızaların gizli ayıp niteliğinde olduğu, emsal araçlar dikkate alındığında bu arızaların bu kadar az kilometre yol kat etmiş olan dava konusu bu araç için olağan arızalar olmadığı, bu gibi olağan dışı arızaların meydana gelmesi sebebiyle, araçtan yararlanamamanın süreklilik arzettiği, aracın pahalı ve lüks bir model olmasının alıcının beklentilerinin yüksek olmasını haklı göstereceği, davacının onarım talep etmesinin malın misliyle değiştirilmesini veya bedelinin iadesini istemeye engel olmadığı, davacının misli ile değiştirme veya ödediği bedelin iadesini talep etmesi yönünde seçimlik hakkının bulunduğu ve bedel iadesini talep ettiği gerekçesi ile davanın kabulü ile 357.551,28 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Davacı finansal kiralama sözleşmesinin kiracısı olup kiralayan Halk Finansal Kiralama A.Ş. 04/10/2007 tarihli yetki belgesinde "-ayıbın giderilmesini, malın ayıpsız misli ile değiştirilmesini, semenin indirilmesini, kusur ve ayıp nedeniyle uğranılan müspet zararların giderilmesini, gerektiğinde tazminat davası açma ve bu yolda ilgili mahkemelerde tedbir talep etme, bu hususta dilediği avukatları vekil tayin kılmak suretiyle- dava yoluyla tek tek yahut terditli olarak talep etme ve verilecek kararların infazını talep etme” yetkileri verilmiş, “satım sözleşmesinin feshi ve sözleşmeden dönme ve menfi zararların tazmini” talep yetkilerini kiralayan uhdesinde tutmuştur. Mahkemece bedelin iadesine karar verildiğine göre anılan yetki içerisinde kalıp kalmadığının karar yerinde değerlendirilip tartışılması için hükmün bozulması gerekmiştir…)gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.TEMYİZ EDEN: Davalılar vekilleri HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava; ayıplı malın iadesi istemine ilişkindir.Davacı vekili, müvekkilince davalılardan Bayraktarlar Merkay Mot. Vasıtalar Tic. A.Ş.’den satın alınan aracın ayıplı olduğunu, 10.11.2005 tarihli Düzenleme Şeklinde Finansal Kiralama Sözleşmesi ile Halk Finansal Kiralama A.Ş.'nin maliki olduğu ve anılan sözleşmeye istinaden müvekkilinin yedinde bulundurduğu araca ilişkin, Halk Finansal Kiralama A.Ş. tarafından müvekkiline verilen yetkiye istinaden eldeki davanın açıldığını ileri sürerek, satıma konu aracın ayıplı olduğunun ve aracın değiştirilmesi gerektiğinin tespitini, aracın değişimin mümkün olmaması halinde ise dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte bedel iadesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekilleri, ayrı ayrı davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, Özel Daire bozma ilamına uyularak alınan bilirkişi kurulu raporuna göre dava konusu araçta garanti süresi henüz bitmeden ortaya çıkan arızaların gizli ayıp niteliğinde olduğu, davacının onarım talep etmesinin malın misliyle değiştirilmesini veya bedelinin iadesini istemesine engel olmadığından bahisle davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar vekillerinin temyizi üzerine, Özel Dairece yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmuştur.Mahkemece, yargılama devam ederken finansal kiralama sözleşmesi kapsamındaki borcun dava dışı finansal kiralama şirketine ödenmiş olması nedeniyle dava konusu aracın mülkiyetinin 13.05.2011 tarihi itibariyle davacı şirkete geçtiği bu durumda finansal kiralama sözleşmelerinin yapısı ve amacı itibariyle kira bedellerinin ödenmesi akabinde mülkiyeti devreden niteliği dikkate alındığında, dava tarihi itibariyle kiracı konumunda olan davacının yargılama sırasında aracın maliki konumuna geçtiği, bu haliyle malik sıfatıyla davayı takip ettiği gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.Direnme kararını, davalılar vekilleri temyize getirmiştir.Uyuşmazlık; dava tarihi itibariyle tarihli finansal kiralama sözleşmesinin kiracısı konumunda bulunan ancak yargılama sırasında dava konusu aracın maliki olan davacı şirketin görülmekte olan davayı açmaya yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.Hukuk Genel Kurulundaki görüşme sırasında işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte bozma öncesi kararda yer verilmeyen yeni bir gerekçeye dayalı yeni bir hüküm olup olmadığı; hususu ön sorun olarak değerlendirilmiştir. Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429.maddesi).Başka bir anlatımla; mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek, dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez (Hukuk Genel Kurulu’nun 26.06.2013 gün ve 2012/9-1892 E., 2013/881 K.; 26.03.2014 gün ve 2013/18-632 E., 2014/394 K. sayılı ilamları).Somut olayda ise; yerel mahkeme temyize konu kararında, ilk kararının gerekçesinde yer vermediği ve dolayısıyla Özel Daire tarafından değerlendirilmeyen “yargılama devam ederken finansal kiralama sözleşmesi kapsamındaki borcun dava dışı finansal kiralama şirketine ödenmiş olması nedeniyle dava konusu aracın mülkiyetinin davacı şirkete geçtiği” gerekçesine yer vererek, yeni bir hukuki gerekçeye dayalı olarak "direnme" olarak adlandırdığı kararı vermiştir. Mahkemenin "direnme" olarak adlandırdığı temyize konu kararın, usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı; ilk kararda tartışılıp, değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır. Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kuruluna değil, Özel Daireye aittir. Bu nedenle, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar SAHTE ÇEK KULLANMAK SURETİYLE NİTELİKLİ DOLANDIRICILIK Mahkemesi : OLTU Ağır Ceza Günü : 12.03.2009 Sayısı : 62-17 Sanık P.. C..’in resmi belgede sahtecilik suçundan 5237 sayılı TCK’nun 204/1 ve 53. maddeleri uyarınca 3 yıl hapis; bankanın araç olarak kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık su Davalının adresi bilinmiyorsa ne yapmak lazım ? Uydurma bir adres mi yazlı ya da boş mu bırakılmalı? Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Davacı ve Yargılama devam ettiği sürece ıslaha gerek olmaksızın inkar tazminatı istenebileceği MAHKEMESİ :Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Dava, faturalara day Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?