Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1124 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1413 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gölbaşı/Ankara Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 09.02.2012 gün ve 2007/597 E.- 2012/134 K. sayılı kararın incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4.Hukuk Dairesinin 14.06.2012 gün ve 2012/5859 E.-2012/10400 K. sayılı ilamı ile; (...1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız eylem nedeniyle yaralanmadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.Davacı, davalıların kendisini darp ettiklerini, yaralanmasından dolayı yapmak zorunda kaldığı tedavi giderleri ve çalışamadığı günler nedeni ile maddi zarara uğradığını, manevi olarak da üzüntü duyduğunu ileri sürerek uğradığı zararın ödetilmesini istemiştir. Davalılar, olaya davacının haksız davranışları ile neden olduğunu, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunamayacağını savunarak davanın reddini istemişlerdir. Mahkemece, davacının yaralanmasından dolayı geçici iş göremediği süre belirlenerek maddi ve manevi tazminat isteminin bir bölümünün ödetilmesine karar verilmiştir. Dosyada bulunan Gölbaşı/Ankara Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2006/86-2007/225 Esas Karar sayılı ilamı ile davalı sanıkların tahrik etkisi altında davacıyı kasten yaralama suçundan mahkum oldukları anlaşılmaktadır. Borçlar Yasası'nın 53.maddesi gereğince ceza mahkemesince belirlenen maddi olgu hukuk yargıcı yönünden de bağlayıcıdır. Şu durumda, ceza mahkemesi tarafından belirlenen eylemin davacının tahriki etkisi altında gerçekleşmiş bulunması olgusunun Borçlar Yasası'nın 44.maddesi gereğince davacının bölüşük kusurunu oluşturması nedeni ile hüküm altına alınan maddi tazminat tutarından uygun tutarda bir indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemiş olması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.HUKUK GENEL KURULU KARARIHukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:Dava, haksız fiil nedeniyle yaralamadan dolayı uğranılan maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir.Davacı vekili, davalıların kendisini darp etmeleri nedeniyle zarar gördüğünü ileri sürerek, maddi ve manevi tazminat istemiştir.Davalılar vekili, davacının haksız tahrike neden olan davranışlarının dikkate alınması gerektiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, 4800 TL maddi; toplam 3000 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.Davalılar vekilinin temyizi üzerine hüküm, Özel Dairece, yukarıya başlık bölümüne metni aynen alınan ilam ile bozulmuştur. Yerel Mahkemece, ceza dosyasında davalı sanıkların tahrik etkisi altında davacıyı kasten yaraladıkları yönünde hükümde bir uygulama yapılmadığı gibi, gerekçede de bu yönde bir değerlendirme bulunmadığı, davalıların, davacıyı 4 ay iş ve güçten kalacak şekilde yaraladığı, davalı sanıkların yargılanıp mahkum oldukları, lehlerine tahrik hükümlerinin uygulanmadığı gerekçesi ile önceki kararda direnilmiştir.Direnme kararı, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davacı lehine hükmedilen maddi tazminat tutarından Borçlar Kanunu’nun 44.maddesi uyarınca indirim yapılmasının gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır. Gölbaşı Asliye Ceza Mahkemesinin 02.06.2010 tarih, 2010/132 E. 2010/219 K.sayılı ilamının incelenmesinde; davacı ... ile davalılar arasında meydana gelen yaralama ve tehdit iddiası nedeniyle açılan davada, mahkemece sonuç olarak katılan-sanık ...’nin tehdit suçunu işlediğinin sabit olmadığı gerekçesi ile beraatine; diğer sanıklar ..., ... ve ...’ın, davacı ...’i yaralama eylemi nedeniyle 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 456/1.maddesinden cezalandırılmasına karar verildiği ve sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmadığı ve kararın Yargıtay 3.Ceza Dairesinin 10.10.2011 tarih ve 2011/11538 E. 2011/13816 K.sayılı ilamı ile onandığı anlaşılmaktadır.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davalıların, davacıyı 4 ay iş ve güçten kalacak şekilde yaraladığı, ceza mahkemesince verilen ilamın gerekçesi ve hüküm fıkrasında davacının haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirir bir fiilinin belirlenmediği , başka bir deyişle davacının lehine hükmedilen tazminat miktarından indirim yapılmasını gerektirir bir bölüşük kusurunun olmadığı ve mahkemece belirlenen 4800 TL maddi tazminat miktarının usul ve yasaya uygun olduğu kanaatine varılmıştır. Açıklanan nedenlerle yerel mahkemenin direnme kararı onanmalıdır.S O N U Ç : Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, yukarıda açıklanan nedenlerle 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na eklenen "Geçici Madde 3" atfıyla direnme kararının ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı (399,57 TL) bakiye temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 31.12.2014 gününde ikinci görüşmede oybirliğiyle karar verildi.