Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8396 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2054 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ağır Ceza Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmaHüküm : 1- Sanıklar ..., ...., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçlarından mahkumiyet 2- Sanıklar ..., ...., ..., ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet 3-Sanık ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma suçundan beraat 4-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Sanıklar ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, sanıklar ..., ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde; Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükümlerin ONANMASINA,2- Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında suç işlemek amacıyla örgüt kurma, kurulan örgüte üye olma, sanıklar ..., ... ve ... hakkında örgüt faaliyeti kapsamında uyuşturucu madde ticareti yapma ile sanıklar ... ve ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçlarından kurulan hükümlere yönelik incelemede;a- TCK'nın 220. maddesinde tanımlanan "örgütün" varlığının kabul edilebilmesi için hiyerarşik ilişki içinde olan en az üç kişiden teşekkül etmesi, örgütün yapısının sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından amaçlanan belirsiz sayıda suçları işlemeye elverişli bulunması, suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşme ile işbirliği, eylemli paylaşım anlayışı içinde hareket etmesi ve bu amaçlar doğrultusunda faaliyette bulunup, "devamlılık" göstermesi gerekir.Örgüt niteliği itibarıyla devamlılığı gerektirdiğinden, kişilerin belli bir suçu işlemek veya bir suç işlemek amacı için bir araya gelmesi halinde, örgütten değil iştirak iradesinden söz edilebilecektir. Ancak, amaçlanan suçları işlemede kolaylık sağladığı için işlenmesi amaçlanan suçlar açısından hazırlık hareketi niteliğinde olan örgütün varlığı için, amaç suçları işleme zorunluluğu olmadığı da dikkate alındığında, devamlılığın belirlenmesi noktasında yalnız amaç suçların sürekli bir şekilde işlenmesi değil, öncelikli olarak, amaç suçları sürekli biçimde işleme kararlılığının mevcut olup olmadığının araştırılması zorunludur.Somut olayda ise; yakın akraba olan sanıklar ..., ...., ... ve ...'in, "hiyerarşik ilişki ve suç işleme iradesinde devamlılık" çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediklerinin saptanamamış olması karşısında suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulan örgüte üye olma suçlarının unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden yüklenen suçtan sanıklar hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyetlerine hükmolunması,b-Sanık ... 'ın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Bozma nedenine göre de; suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve kurulan örgüte üye olma suçlarından sanık ...hakkındaki mahkumiyet hükmünün, suçun sabit olmadığı gerekçesiyle bozulmuş olması karşısında yüklenen suçun örgüt faaliyeti kapsamında işlenmediği sonucuna varıldığından, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan tayin olunan temel cezada TCK’nın 188/5. maddesi uyarınca artırım yapılamayacağının gözetilmemesi,c-Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıklar ..., ..., ... ve ...'in savunmalarının aksine, diğer sanıklar ... ve ...'ın suçuna iştirak ettiğine veya ele geçen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduğuna dair somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi olgularla desteklenmeyen telefon konuşmaları dışında kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı anlaşıldığından, “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de gözetilerek, sanıkların beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi, Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 2-b bozma nedenine göre bozmanın hükmü temyiz etmeyen sanık ...'a CMUK'nın 325. maddesi uyarınca sirayetine, 24.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.