Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8334 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1747 - Esas Yıl 2016





Mahkemesi :Asliye Ceza Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmak suçundan sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 191/2. maddesi uyarınca tedavi altına alınmasına ve denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına dair ... 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 17.10.2014 tarihli ve 2014/174 esas, 2014/318 sayılı kararı ile ilgili olarak; 28.06.2014 tarihli ve 29044 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanun’u ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 68. maddesi ile 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi yeniden düzenlenmiş olup, anılan maddenin 9. fıkrasında “Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hâllerde, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171’inci maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231’inci maddesi hükümleri uygulanır.” şeklinde bir hükme yer verildiği, keza 6545 sayılı Kanun’un 65. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrasında yer alan, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla Türk Ceza Kanunu’nun 191’inci maddesinde tanımlanan suç nedeniyle yürütülen kovuşturmalarda, hakkında daha önce denetimli serbestlik veya tedavi tedbiri uygulanmayan kişilerle ilgili olarak 191’inci madde hükümleri çerçevesinde hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilir.” biçimindeki düzenlemeler nazara alınarak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesinin değişiklikten önceki ve sonraki hali ile 5320 sayılı Kanun’a eklenen geçici 7. madde hükümleri birlikte değerlendirilerek, sanığın lehine olan hükümlerin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı’nın 31.07.2016 tarih ve 94660652-105-07-7998-2016-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 20.09.2016 tarih ve 2016/331644 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdii kılınmakla; Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran bu gerekçelerle yerinde görüldüğünden, ... 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 17.10.2014 tarihli ve 2014/174-2014/318 sayılı kararının CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na TEVDİİNE, 16.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.