Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8147 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 11737 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi :Ağır Ceza Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, 2313 sayılı Kanun'a muhalefetHüküm : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma suçu yönünden kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür. Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; ... Kriminal Polis Laboratuvarı'nca suç konusu uyuşturucudan alınan şahit numunenin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK'nın 322. maddesin göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün müsadereye ilişkin bölümünde yer alan “kenevir bitkisi parçalarının” ibaresinin çıkartılarak yerine “kenevir bitkisi parçaları ile ...Kriminal Polis Laboratuvarı'nca alınan numunenin” ibaresinin getirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- 2313 sayılı Kanun'a muhalefet suçu yönünden kurulan hükme yönelik temyize gelince;Sanığa ait bir yerde ekili halde kenevir ele geçirilemediği, sanığın kenevir ektiğini belirttiği yerde ise kenevir kökü veya hasat artığı gibi bir maddi bulgu elde edilemediği ve aradan geçen zaman nedeni ile elde edilmesinin de mümkün olamayacağı, bu durumlar karşısında sanığın atılı suçu işlediğine ilişkin, soyut beyanı dışında, kuşku sınırlarını aşan, yeterli ve kesin delil bulunmadığı, şüpheden sanığın yararlanması gerektiği yolundaki genel ceza hukuku ilkesi de gözetilerek, beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 08.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.