Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2911 sayılı Kanuna muhalefet, görevi yaptırmamak için direnmeHüküm : 1- 2911 sayılı Kanunun 33/a, TCK'nın 62/1, 53/1, maddeleri uyarınca mahkumiyet 2- 2911 sayılı Kanunun 32/1, TCK'nın 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet 3- TCK'nın 265/1-3-4, 62/1, 53/1. maddeleri uyarınca mahkumiyetTemyiz edenler : 1- Sanık ... müdafii ve vasisi, 2- Sanık ... müdafiiDosya incelenerek gereği düşünüldü:1- Sanık ... müdafiinin ve vasisinin yasal süreden sonra olan temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,2- Sanık ... hakkında kurulan hükümlere ilişkin temyize gelince;a) Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme ilişkin incelemede;Sanığın saiki de dikkate alındığında 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında düşünce ve kanaat açıklaması yöntemi olarak kabul edilemeyecek olan TCK'nın 265/1. maddesine uygun terör örgütünün propagandasına dönüştürülen gösteri yürüyüşünde "kamu görevlisine karşı görev yaptırmamak için direnme" suçu yönünden dosyanın 6352 sayılı Kanunun geçici 2/1. maddesi uyarınca hükmü veren mahkemeye gönderilmeyip incelenmesi gerektiği anlaşılmakla;Olay tarihinde gerçekleşen yasadışı gösteri ile ilgili olarak sanık hakkında Diyarbakır(Kapatılan) 4. Ağır Ceza Mahkemesince 26.03.2009 tarihinde örgüt adına suç işlemeden verilen mahkumiyet kararının Dairemizce onanarak kesinleştiği anlaşılmakla; sanığın, örgüt adına işlendiği anlaşılan direnme suçu nedeniyle hakkında 3713 sayılı Kanunnu 4. maddesinde sayılan suçlardan olması nedeniyle anılan Kanunun 5. maddesinin uygulanması gerekeceği, bu durumda da söz konusu davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin 6526 sayılı Kanunun 2. maddesiyle değişik 5235 sayılı Kanunun 12. maddesi nazara alınarak yetkili Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu anlaşıldığından, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,b) 2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;2911 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükümde uygulanan kanun maddesinin "33/1" yerine "33/a" olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak kabul edilmiştir.Sanığa yüklenen suçların tarihi, işlenme yöntemi ve temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre; hükümden sonra 05.07.2012 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi kapsamında kaldığı ve anılan maddenin birinci fıkrasının "b" bendinde yer alan "kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir" şeklindeki düzenleme karşısında; sanığın hukuki durumunun yeniden takdir ve tayininde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 14.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.