Mahkemesi : ... Ağır Ceza Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanık ... hakkında verilen karara ilişkin olarak;Sanık müdafiinin hükmün gerekçesine yönelik olmayan temyizde hukuki yararı bulunmadığından temyiz isteminin CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,2-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik yapılan temyiz incelemesinde;Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür. Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,3-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesine gelince;a-Sanıklar ... ve ...'ın, hakkındaki uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü onanan diğer sanık ...'a ait suç tarihinde araç içerisinde ele geçirilen esrar maddeleri ile ilgileri olduğuna ve üst aramalarında ele geçirilen birer içimlik esrar maddesini, satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduklarına dair, savunmalarının aksine kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu, hukuki durumunun buna göre tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, b-Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçmeyen sanıklar ... ve ...'ün savunmalarının aksine, hakkındaki uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü onanan diğer sanık ...'a ait suç tarihinde araç içerisinde ele geçirilen esrar maddeleri ile ilgileri olduğuna dair kuşku sınırlarını aşan mahkumiyete yeterli ve kesin delil bulunmadığı anlaşıldığından “Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de gözetilerek yüklenen suçtan sanıkların beraatleri yerine mahkumiyetlerine karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 21.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.