Tebliğname No : 8 - 2009/284009Mahkemesi : Ümraniye 1. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 11.06.2009 Numarası : 2007/705 - 2009/781Suç : Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmaDosya incelenerek gereği düşünüldü:TCK'nın 220. maddesi anlamında bir örgütün varlığından sözedebilmek için; en az üç kişinin, suç işlemek amacıyla hiyerarşik bir ilişki ve süreklilik içerisinde, elverişli araç ve gereçlerle amaç suçları işlemek üzere bir araya gelmesi gerekmektedir.Belirli bir amacı gerçekleştirmeye yönelmiş ve bu amaca uygun belirli bir büyüklüğe ulaşmış örgütlerin idaresini kolaylaştıran ve bu örgütleri ayakta tutup iş bölümü, süreklilik, disiplin gibi olguların sağlayıcısı olan hiyerarşik ilişkinin; suç örgütlerinin büyüklükleri ile işlemeyi amaçladıkları suçlara ve bu suçların niteliklerine, kurucu ve yöneticileri ile üyelerinin ait oldukları gelir grupları, eğitim düzeyleri ve mesleki durumları gibi hallerinden kaynaklanan niteliklerine ve sayılarına, bunların birbirleriyle olan örgütsel ilişki dışındaki hemşehrilik, akrabalık ve mesleki beraberlik gibi diğer ilişkilerinin biçim ve niteliklerine, faaliyetlerinin gizlilik içerisinde ve örtülü bir biçimde yürütülmesindeki zorunluluğa uygun olarak kurulup yürütüleceği ve örgüt adına suç işleyenler ve örgüte yardım edenler ile ilişkilerin de aynı esaslar üzerinde gerçekleştirileceği, bu kapsamda; hiyerarşik ilişkinin merkezi, gevşek veya sıkı, menfaate, güce, korkuya veya başka bir sebebe dayalı, müstakil veya başka bir hiyerarşiye paralel olabileceği, bunun örgütün oluşumunu ve sürekliliği ile gizliliğinin sağlanmasını kolaylaştıracağı gözetilerek, dava konusu her örgüt bakımından açıklanan esaslar üzerinden ayrı ayrı belirlenmesi gerekmektedir.Örgüt niteliği itibarıyla devamlılığı gerektirdiğinden, kişilerin belli bir suçu işlemek veya bir suç işlemek için bir araya gelmesi halinde, örgütten değil iştirak iradesinden söz edilebilecektir. Ancak, amaçlanan suçları işlemede kolaylık sağladığı için işlenmesi amaçlanan suçlar açısından hazırlık hareketi niteliğinde olan örgütün varlığı için, amaç suçları işleme zorunluluğu olmadığı da dikkate alındığında, devamlılığın belirlenmesi noktasında yalnız amaç suçların sürekli bir şekilde işlenmesi değil, öncelikli olarak, amaç suçları sürekli biçimde işleme kararlılığının mevcut olup olmadığının araştırılması zorunludur.Örgütün sahip bulunduğu üye, araç ve gereçlerin işlenmesi amaçlanan suçlar bakımından elverişli olup olmadığı, örgütün ve amaçlanan suçların niteliği ve özelliği gözönünde bulundurularak dava konusu her örgüt bakımından ayrı ayrı aranması gereken diğer bir unsurdur. Failler örgütteki konumlarına göre, yönetici veya üye olacaklardır.Örgütü sevk ve idare eden fail yönetici, örgütün amaçları doğrultusunda hiyerarşik yapısına dahil olan fail ise doğrudan örgüt üyesi olarak kabul edilecektir. Bu hususlar ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3, Ceza Muhakemesi Kanununun 34. ve 230. maddeleri uyarınca, mahkeme kararlarının gerekçeli olması ve hükmün gerekçesinde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu sabit görülen fiilinin belirtilmesi, bu fiilin nitelendirilmesinin yapılması yasal zorunluluk olup ayrıca, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 16.12.1992 tarihli “Hadjianastassiou - Yunanistan” kararında da belirtildiği üzere; kanun yoluna başvurabilme hakkını etkin bir şekilde kullanabilmenin ön koşulu olan mahkeme kararının gerekçeli olması hususu, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi kapsamında adil yargılanma hakkının da bir parçası olduğu nazara alınmadan, sanığın üyesi olduğu iddia ve kabul edilen suç işlemek amacıyla kurulan örgütte hiyerarşik ilişkinin ne şekilde kurulduğu ve buna ilişkin sübut delillerinin nelerden ibaret olduğu açıklanıp denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilmeden yetersiz gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükmün öncelikle bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.