Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2239 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16993 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : ... Ağır Ceza Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma, resmi evrakta sahtecilikSanıklar ... ve ... hakkında duruşmalı diğer sanıklar hakkında duruşmasız olarak yapılan inceleme sonunda gereği düşünüldü:1- Sanıklar ... hakkında uyuşturucu madde ticaret yapma suçundan kurulan hükümlere yönelik incelemede;Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin temyiz dilekçeleri ile sanık müdafiinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 2- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik incelemede; Sanık ... müdafiinin süresinden sonra olan duruşmalı inceleme isteminin CMUK'nın 318. maddesi uyarınca REDDİNE, Yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın tekerrüre esas daha ağır cezayı içeren mahkumiyeti bulunmasına karşın daha az cezayı içeren mahkumiyetinin tekerrüre esas alınması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK'nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına ilişkin 3. bendinin "f" fıkrasının çıkarılarak yerine "Sanığın sabıka kaydında geçen ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... tarih ve ... esas ... karar sayılı ilamı ile neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama suçundan dolayı aldığı 10 yıl hapis cezası bulunduğundan sanık hakkında verilen cezanın TCK'nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak ilkesi gözetilerek 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi gereğince mükerrir olan sanık hakkında koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın ... Asliye Ceza Mahkemesinin ... tarih ve ... esas ... karar sayılı ilamına konu olan 1 yıl hapis cezası esas alınarak belirlenmesine" denilmek suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3- Sanıklar ... ve ... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan, sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan ve sanık ... hakkında resmi evrakta sahtecilik suçundan kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;a) Sanıklar ... ve ... yönünden;Suç tarihinde yürürlükte bulunan 6545 sayılı Kanunun 68. maddesiyle değişik TCK'nın 191/8. maddesi uyarınca, sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,b) Sanık ... yönünden;Sanık müdafiinin aşamalarda sanığın cezai ehliyetinin bulunmayabileceği ve rapor alınması gerektiği yönünde talebi karşısında, sanığın, suça konu fiilleri ile ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğini önemli derecede azaltacak akıl hastalığı olup olmadığı hususunda uzman bir kuruluştan rapor alınarak sonucuna göre hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,c) Sanık ... yönünden;Dosyada mevcut ekspertiz raporunda suça konu plakada, suç tarihinde yürürlükte olan mevzuata göre bulunması zorunlu olan Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonuna ait soğuk mühür izinin bulunmadığının belirlenmesi karşısında plaka henüz resmi belge niteliği kazanmadığından hukuki sonuç doğurmayacağı cihetle, unsurları oluşmayan suçtan sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,Kanuna aykırı, sanıklar müdafileri ile sanıklar ... ve ...'ın temyiz dilekçeleri ile sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme sırasında ileri sürdüğü temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, sanık ... yönünden re'sen de temyize tabi olan hükümlerin bu nedenlerle BOZULMASINA, 07.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.