Tebliğname No : KYB - 2014/3294Mahkemesi : İstanbul 35. Sulh Ceza MahkemesiTarihi : 19.06.2013Numarası : 2013/409 - 2013/528Muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan sanık Sevinç Sırataş'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 289/1, 50/1-a, 52/2 ve 62. maddeleri uyarınca 1.500.00 Türk Lirası ve 500.00 Türk lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 35. Sulh Ceza Mahkemesinin 19.06.2013 tarihli ve 2013/409 esas, 2013/528 sayılı kararı ile ilgili olarak;Dosya kapsamına göre evde bulunan fırın, buzdolabı vb. eşyaların sanıkla aynı evde yaşayan eşinin borcundan dolayı haczedilerek sanığa yediemin olarak teslim edildiği anlaşılmakla, evlilik birliği içinde ortak kullanılan suça konu eşyaların aynı zamanda sanığa ait olması dolayısıyla, sanık hakkında tayin olunan cezasından 5237 sayılı Kanun’un 289/1-son cümlesi gereğince indirim yapılması gerektiği gözetilmeden fazla ceza tayininde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 31.12.2013 tarih ve 2013/19818/80133 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07.01.2014 tarih ve 2014/3294 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 35. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 19.06.2013 tarih ve 2013/409 esas, 2013/528 sayılı kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre uygulama yapılarak;Sanığa muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan verilen temel ceza, sanığın bu malın sahibi olması nedeniyle TCK’nın 289/1-2. cümlesi uyarınca yarı oranında indirilerek 1 ay 15 gün hapis ve 15 gün adli para cezası, TCK’nın 62/1. maddesinin uygulanması ile 1/6 oranında indirilerek 1 ay 7 gün hapis ve 12 gün adli para cezası, kısa süreli hapis cezası TCK’nın 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca günlüğü takdiren 20 TL’den adli para cezasına çevrilmesi ile sonuç olarak 740 TL adli para cezası, 12 gün adli para cezası ise TCK’nın 52/2. maddesine göre günlüğü takdiren 20 TL’den hesaplanmak suretiyle sonuç olarak 240 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.