Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1247 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 14906 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Çocuk MahkemesiSuç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurmaHüküm : 1- TCK'nın 191/1, 31/3, 62, 50, 52, 191/7, 54. maddeleri uyarınca tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, müsadere 2- TCK'nın 268. maddesi yollamasıyla 267/1, 31/3, 62. maddeleri uyarınca mahkumiyetDosya incelenerek gereği düşünüldü:Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "25.10.2010" yerine "03.11.2010" olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası kabul edilmiştir.1- Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,2- Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan kurulan hükme ilişkin temyize gelince; Denetimli serbestlik tedbiri ile birlikte hapis cezasına da hükmedilmiş olması nedeniyle hükmün temyize tabi olduğunun anlaşılması karşısında, tebliğnamede yer alan kararın itiraza tabi olduğu ve dosyanın incelenmeksizin iadesi gerektiğine ilişkin görüşe iştirak edilmemiştir. Kullanmamakla birlikte kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alan, kabul eden veya bulunduran kişi hakkında TCK'nın 191/2 maddesi uyarınca anılan maddenin birinci fıkrasına göre hüküm verilmeden önce denetimli serbestlik tedbirine karar verilebileceği, verilen bu kararın 6217 sayılı Kanun 20. maddesiyle fıkraya eklenen cümle gereğince durma kararı niteliğinde olduğu gözetilerek sanığın bu tedbire uyup uymamasının sonucu beklenip aynı maddenin 5. fıkrasındaki düzenlenme nazara alınarak bu tedbirin gereklerine uygun davrandığı takdirde davanın düşmesine karar verilmesi, uymadığı takdirde ise kavuşturmaya devam edilerek sanık hakkında hüküm kurulması gerekirken, tedbire karar verildikten sonra sanığın denetimli serbestlik tedbirine uymadığı takdirde denilerek cezaya hükmolunup denetimli serbestlik tedbirine uygun davranması halinde cezanın infaz edilmiş sayılacağına, aksi takdirde hükmolunan cezanın aynen infaz edilmesine karar verilmek suretiyle hükmün karıştırılması,Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.