Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1233 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1874 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : Ağır CezaSuç : Uyuşturucu madde ticareti yapmaDosya incelenerek gereği düşünüldü:1- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,2- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;a- Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü yönünden;Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;Aleyhinde yeterli delil bulunmadığı aşamada, uyuşturucu madde sattığını beyan ederek ikrarıyla suçunun ortaya çıkmasına hizmet ve yardımda bulunan sanık hakkında TCK’nın 192/3. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,b- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden;Üzerlerinde uyuşturucu madde ele geçmeyen ve tüm aşamalarda yüklenen suçu inkar eden sanıkların savunmalarının aksine, diğer sanıkların suçuna iştirak ettiklerine veya ele geçen uyuşturucu maddelerle ilgileri olduğuna dair, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı anlaşıldığından, “Şüpheden sanık yararlanır” ilkesi de gözetilerek sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle mahkûmiyetlerine hükmedilmesi,Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 17.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.