Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 7593 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 36391 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ücret, genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; davacının davalı işyerinde 21/12/2003 - 15/10/2012 tarihleri arasında motokurye olarak çalıştığını, iş akdinin işveren tarafından 15/10/2012 tarihli yazı ile 12/10/2012 tarihinde mesai saatleri sırasında işverene ve işveren vekiline küfür ettiği gerekçesiyle 4857 sayılı yasanın 25. maddesinin 2. fıkrası gereğince feshedildiğini, davacının bu yazıyı 30/10/2013 tarihinde tebellüğ ettiğini, savunma alınmadan yapılan fesih işleminin geçerli olmadığını, 2009 yılının 6. ayında bir iş - trafik kazası geçirdiğini, doktorlar tarafından davacıya 2 ay rapor verildiğini, davalının bu iki ay süresince işlerin aksayacağını söyleyerek davacıdan çalışmasını talep ettiğini, davacının bu hususu kabul etmemesi üzerine davalının davranışlarının değiştiğini, maaşının eksik ödenmeye ya da ödenmemeye başlandığını, davacının .... davalıyı şikayet ettiğini, şikayet neticesinde davalının para cezası aldığını, bu şikayet neticesinde işverenin iyice baskı yaptığını, her aşamada işten çıkmasının istendiğini, aldığı maaş üzerinden primlerinin ödenmesi için davacının işvereni tekrar ... ya şikayet ettiğini, baskıların daha da arttığını, 12/10/2012 tarihinde işyerinden bir arkadaşı ile arasında büyütülmeyecek bir tartışma yaşandığını, davalının bunu fırsat bilerek çalışıyorsan çalış çalışmıyorsan git dediğini, buna rağmen davacının işe devam ettiğini ancak 15/10/2012 tarihinde iş akdinin feshedildiğinin söylendiğini, davacının son aldığı ücretin 1.056,00 TL olduğunu, her ay en az 600,00 TL bahşiş aldığını, alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile ücret, genel tatil ve fazla mesai çalışma alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının davalının ... şubesinde 21/11/2013 tarihinde paket servis elemanı olarak işe başladığını, davacının geçimsiz biri olduğunu, son olarak görevli olduğu 12/10/2012 tarihinde servis sırası yüzünden çalışma arkadaşı ile tartıştığını, amiri konumunda olan mağaza müdürüne ağza alınmayacak küfürler ettiğini, işyerini terk edip gittiğini, bilahare işyerine gelen davacıdan savunma istendiğini ancak davacının savunma vermeden çekip gittiğini, bunun üzerine iş akdinin iş Kanunun 25/II maddesinin b bendi gereğince haklı nedenle feshedildiğini, davacının maaş bordrosunda da görüleceği üzere ücretinin 870,00 TL olduğunu, elden yapılan bir maaş farkı ödemesinin mevcut olmadığını, davalı tarafından bahşiş ödemesi de yapılmadığını, maaşın hiçbir zaman 1.056,00 TL olmadığını, davacının 870,00 TL net ücretine ilaveten asgari geçim indirimi ödemesi ve fazla mesai ücreti ödemesi aldığını, davacının vasıfsız eleman olduğunu, işyerinde fazla mesai yapılmadığını, dini ve milli bayramlarda çalıştıkları takdirde yine bordrolarda gözüktüğü şekilde ek ücret aldıklarını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulü ile genel tatil ve fazla mesai çalışma alacaklarının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.D) Temyiz:Kararı taraflar temyiz etmiştir.E) Gerekçe:...ı’nın 141. maddesinde “ yargı kararlarının gerekçeli yazılması” emredilmiştir.Bu Anayasal zorunluluğunun yansıması sonucu düzenlenen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile ... kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,içermesi, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).Temyize konu mahkeme kararı yukarıda açıklanan Anayasal ve yasal düzenlemelere göre değerlendirildiğinde;Davacının çalıştığı ve davalı olarak gösterilen işveren ... olduğu halde, karar başlığında bu şirket yerine davada taraf bulunmayan ....'nin gösterilmesi ve bu şekilde mahkemece ....’ nın 141 ve HMK. nun 297. maddesine aykırı şekilde infazda tereddüde neden olacak biçimde karar oluşturulması bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 28/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.