MAHKEMESİ : İSTANBUL 16. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 11/09/2013NUMARASI : 2012/700-2013/403 Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının 05.07.2006 tarihinde davalı bankanın çağrı merkezi bölümünde '' i. müşteri temsilcisi'' olarak çalışmaya başladığının, 2011 yılında '' müvekkile sahada ihtiyaç duyulduğu gerekçesiyle'' davalı bankaca Ferhatpaşa şubesinde gişe yetkilisi olarak gönderildiğini, 16.11.2012 tarihinde iş akdine son verildiğini, iş akdinin kredi kartı satışının yeterli olmadığı vb. şekillerde şube performansının olumsuz etkilendiği gibi geçersiz nedenlerle 07.06.2012 tarihinde uyarı yazısı verildiğini, iş akdinin feshine zemin hazırlamak için bu yola gidildiğini, davacının gişe günlük gelişim raporlarında ve elektronik ortamda gösterilen günlük performans bildirimlerinde zaman zaman üst, zaman zaman orta sıralarda yer aldığını, çalıştığı bölümün kredi kartı ve diğer bankacılık ürünlerini satmanın girmediğini, savunmasının da geçerli bir şekilde alınmadığını, açıklanan bu nedenlerle haksız yere yapılan bu feshin geçersizliğine davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının 05.07.2006 tarihinde asistan olarak bankada çalışmaya başladığını, 15.11.2012 tarihine kadar ''yetkili 2'' pozisyonunda görevine devam ettiği, davacının iş sözleşmesinin gerektirdiği sorumlulukları yerine getirmediği, beklenen seviyenin altında olduğu gerekçeleriyle 07.06.2012 tarihinde uyarı da bulunduğunu, uyarılara rağmen ilerleme göstermediği, 27.09.2012 tarihinde yazılı savunma istenildiğini, arada geçen süreye rağmen beklenen düzeyde bir gelişme göstermemiş olduğundan 15.11.2012 tarihinde feshedildiğini, davacının bankanın feshin son çare olması ilkesinden hareketle davacıyı farklı şubelerde görevlendirdiğini ancak davacının 5 aylık süre boyunca şube görevini kabullenmekten imtina ettiğini ve herhangi bir verim gösteremediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davacının iş sözleşmesinin feshinin geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Temyiz incelemesi Yargıtay 22. Hukuk Dairesi tarafından yapılan davacı ile aynı durumda olan E. T.'a ait İstanbul 16. İş Mahkemesinin 2012/713 esas sayılı dosyasında, davacının işe iadesine karar verildiği ve daire tarafından verilen kararın onanarak kesinleştiği, emsal dosyada alınan bilirkişi raporunda davacının performansı ile ilgili olarak, “davranışlara dayanan fesih öncesinde savunma talep etme yükümlülüğüne uyulduğu ve iş sözleşmesinin feshinde usul ve şekil kurallarına uygun davranıldığı sonucuna varıldığını, somut olayda, uyuşmazlığın davacı işçinin performansı noktasında toplandığını, performans yönetiminde çalışanların organizasyonun amaçları ile önceliklerinin neler olduğu, bu konuda neler yapılması gerektiği ve yapılan işlerin bölümlerine ve organizasyonun amaçlarına yaptığı katkının belirlenmesinin gerektiği, bu amaçla entegre edilmiş ve etkin bir performans ölçümüne ihtiyaç duyulduğunu, çalışanın tabi tutulacağı performans ölçütleri, önceden belirlenmeli ve çalışana işe başladığında tebliğ edilmesi gerektiği, fesih işlemine esas alınan 2012 yılına ilişkin performans kayıtlarının bulunmadığını, davacı tarafından dava dilekçesinin ekinde sunulan elektronik posta ve kayıtların, davacı işçinin performansının düşük olduğu iddiasını çürüttüğünü, davalı tarafça davacı işçinin eksik olduğu belirtilmiş olan performans hedeflerinin ne şekilde ve nasıl belirlendiğine dair açıklayıcı/destekleyici bir bilgi ve belgenin bulunmadığını, davacı işçiden ulaşması istenilen hedeflerin ne şekilde belirlendiği izah edilemediğini, davalı banka tarafından belirli bir dönem sonuçlarına göre karar verilmiş olduğundan dolayı performans değerleme sisteminde olması gereken süreklilik kuralına uyulmadığını, davacı işçinin performansını düzeltmeye yönelik mesleki destek sağlandığının da ortaya konulmadığını, netice olarak davacı işçinin performansının beklenen seviyenin altında olduğu, görevinin gerektirdiği sorumlulukları yerine getirmediği, sorumluluğunda bulunan yeni müşteri ve mevduat kazanımında yeterli etkinlik sağlayamadığı, devraldığı portföyde müşteri kaybına sebebiyet verdiği, ortalama olarak benzer iş görenlerden daha az verimli çalıştığı ve kendini geliştirmek için gerekli çabayı göstermediği ve işyerinde olumsuzlukların yaşandığı iddiasının somut ve denetime elverişli kayıtlarla desteklenmediğinin görüldüğünü, davalı bankanın performans düşüklüğü iddiasına üstünlük tanınması halinde dahi davacı işçinin kendisine verilen uyarıya düştüğü ihtirazı kayıtta ve savunmasında belirttiği başka bir bölüme atanma talebi dikkate alınarak bankanın bir başka bölüm ve pozisyonda istihdam edilmesi, eksik olduğu noktalarda meslek içi eğitime tabi tutulması gibi herhangi bir teklif ve çalışmanın yapılmadığı, feshin son çare olmasına uygun davranılmadığı kanaatine varıldığının bildirildiği, yapılan yargılama neticesinde de her ne kadar davacının iş sözleşmesi davalı tarafça "performans yetersizliği " gerekçe gösterilerek fesh edilmiş ise de; davacının performans hedeflerinin ne şekilde ve nasıl belirlendiğine dair açıklayıcı bir bilgi ve belge bulunmadığı, davacı işçinin performansını düzeltmeye yönelik mesleki destek sağlanmadığı, verimliliği ve kendini geliştirmek için gerekli çabayı göstermediği ve işyerinde olumsuzlukların yaşandığı iddiasının somut ve denetime elverişli kayıtlarla desteklenmediği, davacının bir başka bölüm veya pozisyonda istihdam edilmesi, eksik olduğu noktalarda meslek içi eğitime tabi tutulması gibi herhangi bir teklif ve çalışmanın yapılmadığı, feshin son çare olma ilkesine uygun davranılmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının işe iadesine karar verilmiştir.Somut olayda, yargılama sırasında alınan ve hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ise dava dilekçesi ekinde sunulan elektronik postaların değerlendirilmediği, davacının performans hedeflerinin belirlenmesiyle ilgili yeterli açıklama yapılmadığı, davacı işçinin kendisine verilen uyarıya düştüğü ihtirazı kayıtta ve savunmasında belirttiği başka bir bölüme atanma talebi dikkate alınarak bankanın bir başka bölüm ve pozisyonda istihdam edilmesi, eksik olduğu noktalarda meslek içi eğitime tabi tutulması gibi herhangi bir teklif ve çalışmanın yapılıp yapılmadığı anlaşılmakla, yukarıdaki ilkeler de göz önüne alınarak, davanın reddine ilişkin verilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM:Yukarda açıklanan gerekçe ile;1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, 2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE, 3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi ve fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE, 4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE, 5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,6. Davacının yaptığı 266.00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, Kesin olarak 05.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.