MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, ücret alacağı, hakediş ücreti, hafta tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; müvekkilinin davalı hastanede doktor olarak çalıştığını, 01.01.2008 tarihinde işe girdiğini ve 24.03.2010 tarihinde ücret alacağının ödenmemesi nedeniyle iş aktini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, ücret alacağı, hafta tatili ücreti ve hak ediş ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının 2009 yılı Temmuz ayına kadar tüm ücretlerin ödendiği, bu aydan sonra sürekli ücretsiz izin kullandığını, çalıştığı günler hesaplanarak ödemelerin yapıldığını, 2009 yılı Ekim ayından itibaren asgari ücret ve tedavi ettiği hastaya göre ücret almasının kararlaştırıldığını, davacının hiçbir alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti ve ücret alacaklarının davalıdan tahsiline hükmedilmiştir.D) Temyiz:Kararı taraflar temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacının aylık ücreti taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.Dosya kapsamından, davacının davalıya karşı hizmet tespiti davası açtığı, bu davanın kesinleştiği anlaşılmaktadır. Açılan bu davadaki hizmet süresi ve aldığı ücret, unsur etkisi nedeni ile işçilik alacakları davasında esas alınması gerekir. Bu tespit dosyasında davacının aldığı ücretin miktarı kesinleştiğinden kıdem tazminatı, fazla mesai ve ücret alacaklarının kesinleşen bu ücret üzerinden hesaplanması gerekirMahkemece kesinleşen hizmet tespiti dava dosyasındaki ücret seviyesinin esas alınması gerektiği gözetilmeden sonuca gidilmesi hatalıdır.3-Somut uyuşmazlıkta, mahkemece temerrüt ihtarnamesinin varlığına istinaden hüküm altına alınan alacaklara temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmüş ise de, davacı ıslah dilekçesinde ıslahen arttırılan miktarlara yönelik olarak ıslah tarihinden itibaren faiz talep etmiş olup, kıdem tazminatı dışındaki alacaklara ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiğinin gözetilmemesi taleple bağlılık kuralına aykırıdır.4-Hüküm altına alınan miktarların net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 14/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.