Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 51 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 27179 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDavacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalıya ait işyerinde kaynak işinde çalışırken fazla mesai ve resmi tatil günleri alacaklarının ve ücret alacaklarının ödenmemesi yine SGK primlerinin gerçek ücreti üzerinden sigortaya yatırılmamış olması nedeniyle iş sözleşmesini haklı olarak fesh ettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini, istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, iş akdinin devamsızlık nedeni ile haklı olarak fesh edildiğini, fazla çalışma da yapmadığını, tazminat ve alacak istemlerinin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş sözleşmesinin fazla mesai ve resmi tatil günleri alacaklarının ödenmemesi ve SGK primlerinin gerçek ücreti üzerinden sigortaya yatırılmamış olması nedeniyle davacı tarafça haklı olarak fesh edildiği bundan dolayı davacının kıdem tazminatına hak kazandığı ayrıca fazla çalışma ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacağı olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı taraf temyiz etmiştir. E) Gerekçe: Yargılama usuli ile ilgili olarak 6100 sayılı HMK'nın 137. maddesinde, tarafların dilekçelerinin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılacağı, ön incelemede; dava şartları ve ilk itirazların inceleneceği, uyuşmazlık konularının tam olarak belirleneceği, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemlerin yapılacağı, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda sulh veya arabuluculuğa teşvik edileceği ve bu hususların tutanağa geçirileceği açıklanmıştır. Yine aynı maddede ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemeyeceği belirtilmiştir.144. maddede ise tahkikat aşamasında ise tarafların usulüne uygun şekilde duruşmaya davet edileceği hükme bağlanmıştır. Öte yandan 6100 Sayılı HMK.’un 27. Maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.Somut olayda Mahkemece tensip zaptı hazırlanıp taraflara tanıkların bildirilmesi için kesin süre verilmiştir. Davalı taraf bu sürede tanık bildirmeyip ön inceleme duruşmasına da gelmemiştir. Bunun üzerine Mahkemece davalının yokluğunda tahkikat aşamasına geçilmiş ve bilirkişi raporu ibrazından sonra davalının tanık dinletme talebi red edilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere HMK'nın 144.maddesi uyarınca tahkikat aşamasına tarafların daveti gerekmekte olup Mahkemece davalı davet edilmeden yokluğunda tahkikat aşamasına geçilmesi hatalıdır. Tarafların dayandığı delillerin bildirilmesi için de tahkikat aşamasına geçince kesin süre verilmesi gerekir. Mahkemece yukarıda açıklanan usul hükümlerine riayet edilmeden yargılama yapılıp sonuca gidilmesi adil yargılanma hakkının ihlali olup kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 11/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.