Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4093 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 31148 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, ücret alacağı, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, davacının davalı işveren bünyesinde 30.01.2009-05.03.2012 tarihleri arasında örme makinesi elemanı olarak net 1500 TL ücret ile çalıştığını, davacı ve aynı işyerinde istihdam edilen diğer işçilerden bir kısmının sendikaya üye olduklarını, bu durum işverence öğrenildiğinde iş akitlerinin sona erdirildiğini, davacının iş akdinin 05.03.2012 tarihinde iş yerine alınmamak suretiyle haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem, ihbar tazminatları ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti, fazla çalışma ücreti ve ücret alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacının fazla mesai, milli bayram ücreti ve ücret alacakları bakımından zamanaşımı ilk itirazında bulunduklarını, davacının ücretin eksik ödendiğiyle ilgili işyerine ya da bankaya yazılı bir bildiriminin bulunmadığını, iş akdinin davacının devamsızlığı sebebiyle işveren tarafından bildirimsiz olarak haklı sebeple feshedildiğini yaptığını savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, iş akdinin tazminatı gerektirmeyecek şekilde feshedildiğinin ispat külfetinin davalı işverene ait olduğu, davalının bu yükümlülüğü yerine getiremediği, böylece davacının kıdem ve ihbar tazminatı almaya hak kazandığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasında işçiye, ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.Somut uyuşmazlıkta, davacı işçi, aylık ücretinin 1.500 TL net olduğunu iddia etmiş, davalı işveren davacının 1.200 TL net aylık ücret aldığını savunmuştur. Mahkemece, emsal ücret araştırması yapılmış ve davacının, ............ net 1.000-1.100 TL arası, .......... net 1.300 TL ücret alabileceğini bildirmişlerdir. Dosyadaki bilgi ve belgeler ile emsal ücretler dikkate alındığında, davacının ücretinin aylık net 1.200 TL olarak belirlenmesinin dosya kapsamına uygun düşeceği anlaşılmaktadır.Mahkemece yapılacak iş, kabul edilerek hüküm altına alınan tüm alacakları net 1.200 TL ücrete göre hesaplayarak sonuca gitmektir.3-Hükmedilen miktarların “net” mi yoksa “brüt” mü olduğunun hüküm fıkrasında belirtilmemesinin hükmün infazında tereddüt yaratacağının düşünülmemesi hatalı olup, ayrıca bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.