Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3477 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 54404 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 15/11/2011NUMARASI : 2010/242-2011/552DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile ödenmeyen izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A)Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, müvekkilinin 01.04.1998 tarihinden 03.05.2010 tarihine kadar haftanın 6 işgünü 15.00-23.00 arasında değişimli vardiyalı olarak çalıştığını, en son dokuma bölümünde vardiya ustası olarak çalıştığını, işveren tarafından iş akdinin hiçbir neden yokken birtakım kendine özgü bahanelerle feshedildiğini, davacının durumu Gaziantep Bölge Çalışma Müdürlüğüne aksettirdiğini, davacının savunmasının dahi baskı altında alındığını, ücretinin net 2.053 TL olduğunu iddia ederek kıdem, ihbar tazminatı ve ödenmeyen izin ücreti alacaklarının faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir. B)Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, davacının iş akdinin İş Kanunu 25/II-e gereği feshedildiğini, şirketin çekim halısı diye adlandırdığı halıları, piyasanın çok altında bir ücrete sembolik bir rakamla çalışanlar istediği takdirde sattığını, bu halıların bir kereye mahsus makineden çıktığını, bir daha aynı halıyı çıkarma işlemi yapılmadığını, bunu şirketin tüm çalışanlarının bildiğini, bu uygulamadan yararlanmak isteyen Vedat Kocaaslan’ın da zamanında beğendiği beyaz renkli bir çekim halısı satın aldığını, ancak aldığı beyaz halının evine yetmediği, tekrar aynı halıya ihtiyacı olduğu gerekçesiyle istediği halıyı dokutmak ve piyasanın çok altında bir fiyata alabilmek için devamını aralarında dokuma ustası Y.. Usta da olmak üzere kalite kontrol görevlisi, M.. 2 planlama ustasından yardım etmelerini istediğini, dokuma vardiya ustası Y.. U..’un da halıyı şirketin 215 numaralı tezgahında dokuma işlemini yaptığını, daha sonra bu durumun 30.04.2010 tarihinde halı depo sorumlusu tarafından halının irsaliye fişi kesilirken tespit edildiğini, bu olayın tamamen şirket aleyhine organize edilerek zincirleme gerçekleştirildiğini, bu nedenle iş akdinin 30.04.2010 tarihinde haklı nedenlerle feshedildiğini, iş akdi haklı nedenle feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını, davacının yıllık iznini kullandığını, herhangi bir hakkının kalmadığını savunmuştur. C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti. Mahkemece, dinlenen tanık beyanları, işyerinde yapılan keşif, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde 12 yıl gibi uzun bir süre aynı işyerinde çalışan davacının bilerek ve kasten işvereni zarara uğratacak şekilde hareket etmesinin hayatın olağan akışına uygun görülmediği, öncesinde de işveren veya arkadaşları ile herhangi bir husumet oluşturacak olayının yaşanmadığı ve dokuma operatörü olan davacının kendisine planlamadan gelen desen ve program dışında üretim yapamayacağı, aksi düşünülerek böyle bir üretimi yapsa dahi kendisinin üstü pozisyonundaki amirlerinin kendisini uyarması gerektiği ve davacının bu olayda zarar vermek kastı ile hareket etmediği, verilen zararın dahi 394,95 TL olup bir aylık maaşının altında bulunduğu, işveren tarafından kesin ve net bir şekilde tespit edilen zarar verme kastı bulunmadığından ve bu husus ispatlanamadığından davacının işten çıkarma dışında farklı bir ceza ile cezalandırılması cihetine gidilebilecek iken işine son verilmesi haklı bir neden olarak kabul edilmemiş ve kıdem ve ihbar tazminatlarının kabulüne karar verilmiştir. D)Temyiz: Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. E)Gerekçe: İş sözleşmesinin, işçinin doğruluk ve bağlılığa aykırı söz veya davranışları sebebiyle işverence haklı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında taraflar arasında uyuşmazlık söz konusudur. 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan haller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı halinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere yasadaki haller sınırlı sayıda olmayıp, genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır. Davacı işçi, davalı işyerinde en son dokuma bölümünde vardiya ustası olarak çalışmakta olup, işyerinde güvenlik görevlisi olarak çalışan ve işverenlik tarafından aynı eylem nedeniyle iş akdine son verilen V.. K.. isimli işçinin çekim halısı diye adlandırılan bir halı satın aldığı, V.. isimli işçinin talebi ile daha önce aldığı, ancak evine yeterli gelmediği için ihtiyacı olan halıyı dokutmak ve piyasanın altında bir değerle satın almak istemesi üzerine, iş akitleri işverenlikçe sona erdirilen diğer işçiler kalite kontrol görevlisi B.. T.. ve M.. 2 Planlama ustası T.. S.. ile birlikte hareket ederek söz konusu halının güvenlik görevlisi tarafından düşük bedelle satın alınmasına katkı sağladığı, eylem sonucu ortaya çıkan zarar her ne kadar işçinin 1 aylık ücretinin altında ise de, söz konusu davacı eyleminin doğruluk ve bağlılığa aykırılık oluşturduğu ve bu eyleme bağlı olarak işverenlikçe yasal sürede gerçekleştirilen feshin haklı nitelik taşıdığı gözetilmeden yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F)Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 05.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.