MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİDAVA : Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptali, takibin devamı ile %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve kötüniyet tazminatı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili; davacının davalı sitede 03/01/2008 tarihinden 28/02/2011 tarihine kadar çalıştığını, davacının sitede mesai hizmetlerinin dışında fazla çalışma yaptığını, dini ve ulusal bayramlarda, hafta tatilinde ve genel tatillerde çalıştığını, ancak site yönetiminin davacının bu çalışmalarının karşılığı olan ücretlerini ödemediğini, bunun üzerine davacının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı .... Bölge Müdürlüğüne müracaat ettiğini, müfettişlerce yerinde yapılan inceleme sonucunda hazırlanan raporda davacının fazla çalışma yaptığının ve ücretlerinin ödenmediğinin tespit edildiğini, davalı site yönetiminin bu rapora rağmen davacının haklarını ödemediğini, bunun üzerine davacının fazla mesai ve tatil ücretlerini alabilmek için davalı site aleyhine....İcra Müdürlüğünün 2011/125 esas sayılı dosyası ile 15/02/2011 tarihinde icra takibi yaptığını, ancak davalı tarafın süresi içerisinde itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu ve davalı hakkında icra takibi yaptığı için 28/02/2011 tarihinde davacının iş akdine son verildiğini, iş akdinin feshinin tek nedeninin icra takibi olduğunu, davalının bu nedenle kötüniyetli olduğunu iddia ederek, davalının .... İcra Müdürlüğünün 2011/125 sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağın %40'ından az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 1.000.TL kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacı taleplerinin haksız ve yersiz olduğunu, davayı kabul etmediklerini, öncelikle davacının site yönetiminden tüm alacaklarını alarak işten ayrıldığını ve ayrılırken de site yönetimine tüm alacaklarını aldığı ve başkaca bir alacağı kalmadığına dair ibraname verdiğini, bu ibranamenin dahi davacının müvekkili site yönetimi hakkında başlattığı icra takibi ve takibe yapılan itiraz üzerine de açılan bu davanın haksızlığının kanıtı olduğunu, kendiliğinden işten ayrılmayı düşündüğünü, ancak daha sonra her ne olmuş ise ayrılmak yerine tazminat koparabilmek için kendisini işten attırmak için diğer çalışan....'ı da ayartarak çeşitli çabalara girdiğini, müvekkili siteyi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı.. Bölge Müdürlüğüne şikayet ederek müfettişler geldiğinde işyerinde asılı bulunması gereken bazı evrakları indirerek haksız yere müvekkili sitenin cezalandırılmasına sebep olduğunu, buna rağmen müvekkili site tarafından iyi niyetle davacının tüm hakları kendisine ödenmek suretiyle işten ayrılmasının sağlandığını, tüm alacak ve tazminatlarının da kendisine ödendiğini, davalı sitede fazla çalışma ve fazla süreli çalışma yapılmadığını ve yaptırılmadığını, tüm işçilerin ve davacının da hafta tatili kullandığını, ulusal bayram ve genel tatillerde diğer işçiler gibi davacının da çalışmadığını, davacının siteden herhangi bir alacağı bulunmadığını savunarak, davanın reddine, davacının % 40 tan aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece davanın kısmen kabulü ile genel tatil alacağı yönünden takibin devamına, tarafların icra - inkar tazminatı istemlerinin reddine hükmedilmiştir.D) Temyiz:Kararı taraflar temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Davacı icra takibi yoluna başvurması nedeniyle iş akdinin feshedildiğini iddia ederek, kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece kötüniyet tazminatı talebi gerekçesiz olarak reddedilmiştir.Anayasanın 141 inci maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve yasal düzenlemeler gereğince yargıcın, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca yasal unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Buna göre kötüniyet tazminatı istemi yönünden Anayasa’nın 141. maddesi ve HMK.nun 297. maddesinin amaçladığı anlamda gerekçe oluşturularak sonuca gidilmesi gerekirken, istemin gerekçesiz olarak reddine karar verilmesi hatalıdır.3-Davacı davasını açarken dilekçesi ekinde yıllara göre aldığı ücretleri tablo halinde mahkemeye sunmuş olup, bilirkişi raporunda hesaba esas ücretin iddiayı aşar şekilde belirlenmesi ve bu şekilde talep aşımına yol açılması hatalıdır.4-Davacının fazla mesai yapıp yapmadığı uyuşmazlık konusudur.Mahkemece davacının fazla çalışma yaptığı yönünden kanaat oluşmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş ise de , dosya içeriğine göre Bölge Müdürlüğü İş Teftiş Kurulu İş Müfettişi davacının başvurusu üzerine davalı işyerinde yaptığı denetim ve teftiş sonrası, işyerinde işçilerin yaz döneminde (Nisan-Ekim ayları arasında) 08.00-20.00 saatleri arasında günde 2 saat ara dinlenmesi yaparak haftada 7 gün çalıştıklarını, böylece haftada 70 saat çalışarak haftada 25 saat, kış döneminde haftada 48,5 saat çalışarak haftada 3,5 saat fazla çalışma yapıldığına ilişkin tespitte bulunulmuştur.4857 sayılı İş Kanunu’nun 92/3 maddesi uyarınca "Çalışma hayatını izleme, denetleme ve teftişe yetkili iş müfettişleri ile işçi şikayetlerini incelemekle görevli bölge müdürlüğü memurları tarafından tutulan tutanaklar aksi kanıtlanıncaya kadar geçerlidir."Buna göre davacı işçinin fazla mesai alacak isteminin Bölge Müdürlüğü İş Teftiş Kurulu raporuna göre uygun bir taktiri indirim ile kabul edilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi bozma nedenidir.5-Ulusal bayram ve genel tatil çalışma ücretlerinin hesabı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Dosya kapsamından ulusal bayram ve genel tatil çalışma sürelerinin tanık beyanlarına itibarla belirlendiği görülmektedir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ulusal bayram ve genel tatil çalışma hesabı yapılırken hesabın denetime olanak vermeyecek şekilde olduğu anlaşılmış olup, davacı işçinin hangi tatil günlerinde çalıştığının ve hesaba esas ücretin net ve açık bir şekilde tespit edilerek, buna göre bilirkişiden denetime elverişli rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken denetime elverişli bulunmayan hesaba göre hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.6-Diğer yandan Mahkemece talep bulunmayan alacaklar yönünden inceleme yapılması ve gerekçe oluşturulması yersiz olup, hüküm altına alınan miktarın net mi yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de isabetsizdir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 22/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.