Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30311 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 37928 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. İŞ MAHKEMESİ (KARTAL 1.İŞ)TARİHİ : 25/09/2012NUMARASI : 2010/1434-2012/842DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili davacı işçinin iş akdinin işveren tarafından haksız ve bildirimsiz olarak feshedildiğini iddia ederek kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın reddini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davalı yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık davacıya ödenen kıdem ve ihbar tazminatların davacının alacağından mahsubunun gerekip gerekmediği konusunda toplanmaktadır.Davalı tarafça bilirkişi raporuna itiraz ile birlikte sunulan belgeye göre davacı işçiye kıdem tazminatı adı altında 1.719,90 TL ödendiği anlaşılmaktadır. Ödenen bu miktarın yasal faizi ile birlikte fesih tarihine kadar hesaplanarak hak ettiği kıdem tazminatından mahsubu gerektiğinin düşünülmemesi hatalıdır. Ayrıca aynı döneme ilişkin olarak davacıya 769,70 TL ihbar tazminatı ödendiğine ilişkin davalı tarafça sunulan işletme hesabı defteri söz konusu olup davacıya da sorulmak suretiyle defterdeki kaydın doğruluğu araştırılıp, ödemenin varlığı ve alacakları tam olarak karşıladığının anlaşılması halinde söz konusu dönemin tasfiye edildiğinin aksi halde mahsubu gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 20.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.