MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin 23/12/2012 tarihinden itibaren davalı işyerinde çalışmakta iken iş akdinin herhangi bir sebep bildirilmeden ve hiç bir şekle de uyulmayarak, yazılı bildirim verilmeden işveren tarafından 03/05/2014 tarihinde feshedildiğini, işverenin iş akdi fesih sebebini bildirmediğini, ayrıca fesih sebebinin işyerinde örgütlenen sendikaya müvekkilinin üye olması olduğunu, davalı işyerinde ... Sendikası teşkilatlanma çalışmalarına başladığını ve bu aşamada müvekkilinin bu sendikaya üye olduğunu, hatta diğer arkadaşlarını da üye olması için teşvik ettiğini , bu konuda çalışmalarda bulunduğunu, işyerinde bir sendikal teşkilatlanma çalışması olduğunu öğrenen işverenin, sendikal olmaya öncülük ettiğini istihbar ettiği müvekkilini farklı uygulamalar yaptığını, baskı kurmaya başladığını ve sendikaya üye olan birçok arkadaşı ile birlikte iş akdinin feshedildiğini iddia ederek sendikal tazminat talebinin kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili, davacı işçinin iddialarının kabul edilebilir olmadığını, zira davacının işyerinde meydancı olarak çalışmaktayken kendi isteği ile makina kısmına geçtiğini ve burada aşırı yorulduğunu ve işin ağır olduğundan bahisle tazminatını alarak çıkmak istediğini sözlü olarak defalarca bildirdiğini, son olarak bölüm ustası ile bu konuda sözlü tartışma yaşadığını ve durumu yazılı olarak müvekkil şirkete ilettiğini, yasal haklarını alarak işten ayrılmak istediğini ısrarla bildirmesi üzerine yasal haklarının hesaplanarak iş çıkışının sağlandığını, dava dilekçesinde bahsi geçen sendikalı olması vb. sebeplerin tamamen gerçek dışı olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacının davalı işyerinde çalışırken 11.04.2014 tarihinde .... sendikasına üye olduğu ,davalı işyerinde sendikal faaliyetlerinde öncülük ettiği ,dinlenen tanık beyanlarına göre davalı işverenin davacının sendikal faaliyetlerinden rahatsız olduğu ve işçilerin örğütlenmemesi için ustabaşıları işçilerle görüşmeye gönderdiği ,davacının sendika üyeliği bir ayı oldurmadan davalı işveren tarafından iş aktinin sona erdirildiği ,bu şekilde 7 işçininde işine son verildiği gerekçesiyle sendikal tazminat talebinin kabulü ile davacının işe iadesine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Sendikal tazminat 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin ikinci fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayrım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. İşverenin, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 25'inci maddesinin beşinci fıkrası uyarınca iş sözleşmesini sendikal nedenlerle feshetmesi halinde işçi, 4857 sayılı Kanunun 18, 20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin 4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat talebini engellemez.Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, iş yerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, iş yerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, iş yerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir.Mahkemece yargılama sonucunda sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş ise de, söz konusu karar eksik araştırmaya dayanmaktadır.Mahkemece feshin yapıldığı dönemde sendikaya üye olmayıp, iş sözleşmesi feshedilen işçilerin bulunup bulunmadığı, sendikaya üye olan ve davalı iş yerinde çalışan toplam işçi sayısı ve üyelik tarihleri, sendika üyeliğinden istifa etmesine karşın iş akdi sonlandırılan işçilerin olup olmadığı, sendikalı olup iş sözleşmeleri feshedilen işçilerin yerlerine yeni işçi alınıp alınmadığı ve yetki prosedürünün başlatılıp başlatılmadığı hususları araştırılmadığı gibi davacının sendikal örgütlenmedeki rolü ve süreci kısaca sendika faaliyetinin ne olduğu açıkca ortaya konmamıştır. Mahkemece yukarıdaki ilkeler doğrultusunda; araştırma yapılmadan sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.