Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30078 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15625 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile fazla mesai ücreti, genel tatil ücreti, huzur hakkı, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalı şirketin çalışanı ve aynı zamanda ortağı olduğunu, davalı şirketin 2003 yılında halka arz edilerek hisse senetlerinin borsada işlem görmeye başladığını, halka arz edilen şirketlerde yönetim kurulu maaş dışında huzur hakkı verildiği ve yönetim kurulu kararı ile her ay 3.500 TL huzur hakkı ödeneğinin kararlaştırıldığı, buna rağmen huzur hakkının iş sözleşmesinin fesih edildiği tarihe kadar ödenmediğini, fazla mesai yaptığını, genel tatil günleri ile hafta tatilinde çalıştığını ve tüm bu çalışmaları işverenin talimatı ile yaptığını, ancak hak ettiği ücretlerin ödenmediğini, yıllık izin hakkının da sadece bir haftasının kullandırıldığını, iş sözleşmesinin işverence haksız feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla çalışma, genel tatil, yıllık izin ve ödenmeyen huzur hakkı alacaklarını istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının kendisinin istifa ettiğini, huzur hakkı alacağının banka aracılığıyla ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın diğer alacaklar açısından reddine, yıllık izin alacağı açısından kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davacı, istifa etmediği, fazla çalışma ve genel tatil alacağının reddine karar verilmesinin hatalı olduğu ve huzur hakkı konusunda mahkemenin karar verme yetkisinin olmadığı gerekçesi ile temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine, 2- Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının huzur hakkı alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır. Somut olayda; davacı, 1994 yılında yönetim kurulu üyeliğine seçildiğini ileri sürmüş, davalı taraf ise bu hususu doğrulayarak, yönetim kurulu üyesi olan davacıya, huzur hakkı alacağının banka aracılığıyla ödendiğini savunmuştur. Davacının müstakil imza yetkisi olmayan yönetim kurulu üyesi olduğu anlaşılmıştır. TTK 394. maddesinde; yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşme veya genel kurul kararı ile belirlenmiş olmak şartı ile huzur hakkı, ücret, ikramiye, prim ve yıllık kardan pay ödenebileceği düzenlenmiştir.Huzur hakkı alacağı iş sözleşmesi veya İş Kanunu'ndan doğan bir alacak değildir. Türk Ticaret Kanunu'ndan doğduğundan karar vermeye Ticaret Mahkemeleri yetkili ve görevlidir. Dosyanının huzur hakkı alacağı yönünden tefrik edilerek yetkili ve görevli Ticaret Mahkemesi'ne gönderilmesi gerekir. Mahkemece bu alacak hakkında esastan karar verilmesi hatalıır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 27.10 .2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.