MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile izin alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili dava dilekçesinde müvekkilinin davalı işyerinde çalışırken iş akdine haksız olarak son verildiğini, tazminatlarının ödenmediğini en son ücretinin net 1200,00TL olduğunu iddia ederek kıdem tazminatı ile diğer bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının iş akdine devamsızlık yaptığından dolayı haklı nedenle son verildiğini, iddialarının yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece davacının kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı taraf temyiz etmiştir E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yerinde olmaması nedeni ile reddine, 2-Davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmaktadır. Mahkemece davacının iş sözleşmesine davalı işveren tarafından haksız olarak son verildiği kabul edilerek kıdem tazminatı yanında ihbar tazminatı da hüküm altına alınmıştır. Dosya kapsamı ve özellikle dinlenen davacı tanığının beyanına göre davacının rapor bitiminde işe başladığında ütü bölümünün sorumlusu iken alt katta başka bir bölümde çırak olarak çalışmasının istenmesi üzerine bunu kabul etmeyerek işten ayrıldığı anlaşılmaktadır. Davacının görev yerinin ve görevinin değiştirilmesi iş şartlarında işçinin rızası dışında yapılan esaslı değişiklik niteliğinde olup, davacının bu nedenle iş akdini feshi haklı nedene dayandığından kıdem tazminatına hak kazanırsa da, sözleşmeyi kendisi feshettiğinden ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabülü hatalıdır. 3-Davacının aylık ücretinin miktarı ihtilaflıdır. Mahkemece tanık beyanına istinaden davacının akdin feshi tarihindeki aylık ücretinin net 1200,00 TL olduğu kabul edilmiştir. Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Mahkeme tarafından yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde davacının alabileceği ücret belirlendikten sonra dava konusu talepler hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm tesisi hatalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 28.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.