MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Davacı, yol parası alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK.nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi. gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı; davalı işyerinde uzun yıllardır çalıştığını, işyerinin önce ... Genel Müdürlüğü iken sonradan ... Genel Müdürlüğüne dönüştürüldüğünü, bu müdürlüğün de kapatılarak davacının tüm hakları ile birlikte İl Özel İdarelerine devredildiğini, ...-İş ile ... Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 01.10.1979-28.02.1982 tarihli TÎS'in 77. Maddesinde servis hususunun düzenlendiğini, maddenin sonraki sözleşmelerde mevcut uygulamaya devam olunacağı hükmüne yer verildiği, davalının ...'in bu hükmüne rağmen araç tahsisi yapmadığını, bugüne kadar da ücretini ödemediğini belirterek servis ücreti alacağının yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı Kurum; dava konusu edilen alacağın 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, ... ile ... Federasyonu arasında 1978-1980 dönemini kapsayan ...'in 80. Maddesinde işverence öncelikle merkez işyerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere servis arabası sağlanır hükmünün yer aldığını, 1980'li yıllarda bir kısım sendikanın kapandığını, sendikal faaliyetlerin durdurulduğunu, Yüksek Hakem Kurulu kararları ile ...'lerin kabul edildiğini, 28.02.1982 tarihinde sona eren ...'in süresinin 28.02.1985 tarihine kadar uzatıldığını, bu sendika ile bir daha ... imzalanmadığını, bu sözleşmeden sonra ... Sendikası ile yapılan tüm sözleşmelerde servisle ilgili mevcut uygulamaya devam edileceğinin belirtildiğini, 2011 yılı dahil akdedilen tüm sözleşmelerde de bu hükme yer verildiğini, işyerinde hiçbir zaman gerek sendikalı işçiler gerekse diğer işçiler açısından servis uygulaması olmadığını, mülga ... ve ... binaları ve gerekse İl Özel İdaresi binalarının İl Merkezinde yer alması nedeniyle işçilerin işe gidiş ve gelişlerinde servis aracı sağlanmadığını, gece nöbet değiştiren ve fazla mesaiye kalan işçilerin ve gece bekçilerinin halen Kurumun araçları ile getirilip götürüldüklerini, uygulamada hiçbir zaman servisin olmadığını, sendikacıların ve işçilerin servis uygulaması olmadığını bildiklerini, 13 dönemin her birinde mevcut uygulamaya devam edileceğinin yazılı olduğunu, Kamu Kurum ve Kuruluşları Personel Servis Hizmet Yönetmeliğinde servisin esaslarının düzenlendiğini. ... İlinde şehir merkezi trafiğinin sıkışık olmadığını, muayyen tarifeli araçların bulunduğunu, ...'lerin hiçbirinde servis sağlanamadığı takdirde bedeli ödenir şeklinde bir hükmün bulunmadığını savunmuştur.Mahkemece; İşe giriş tarihine bakılmaksızın ve de ... taraflarında vuku bulmuş değişiklikten yasal olarak etkilenmeksizin, sendika üyesi olup ta, biri diğerinin devamı şeklinde aktedilmiş .... lerinin herhangi birinden başlamak kaydıyla, ... den yararlanma hakkını elde etmiş herbir işçi, bahse konu servis düzenlenmesinden, sendika üyeliği süresince faydalanma hakkına sahiptir. .... nde verilmesi kararlaştırılan ve bir sosyal yardım olan servis yardımının aynen verilmediğine göre bedelinin piyasalardaki emsal bedel araştırılmak suretiyle hüküm altına alınması gerektiği şeklindeki ... kararları dikkate alındığında, servis ücreti talebinde bulunmak için ...'de mutlaka ( servis sağlanmadığı takdirde servis ücreti nakit ödenir ) şeklinde bir düzenlemenin olması da gerekmemektedir, dava tarihi itibariyle ve geriye dönük olarak 5 yıl için davacının kendisine yararlandırılmayan yol yardımları nedeniyle ücret alacaklısı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı taraf temyiz etmiştir. Dosya içeriğini göre; ... Federasyonu ile ... Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 1974-1976 dönemine ilişkin ...'te " Merkez işyerlerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere olanaklar ölçüsünde işverence öncelikle servis arabası sağlanır. " hükmü yer almış, 1978-1980 dönemine ilişkin ...'te;"İşverence öncelikle merkez işyerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere servis arabası sağlanır. " hükmüne yer verilmiş, ...-İş Sendikası ile ... Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 01.10.1979-28.02.1982 yürürlük süreli İşyeri Toplu İş Sözleşmesinde; "işverence öncelikle merkez işyerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere kesinlikle servis arabası sağlanır. " Denilerek önceki ...'den farklı olarak maddeye ""kesinlikle" ibaresi eklenmiş, Yüksek Hakem Kurulunun sözleşmenin süresini 01.03.1982-28.02.1985 tarihine kadar uzatan kararında ise;"İşçilerin işyerlerine götürülmelerinde mevcut uygulamaya aynen devam edilir. " Maddesine yer verilmiş. ... Sendikası (...İşçileri Sendikası) ile ...'nin hak ve yetkilerini devralarak yerine kurulan ... Genel Müdürlüğü 'arasında işletme düzeyinden imzalanan 01.03.1985-28.02.1987 yürürlük süreli I. Dönem ...'te ise madde;"işçilerin, işyerlerine getirilip götürülmelerinde mevcut uygulamaya aynen devanı edilir ve bu getirilip, götürülmeler Trafik Kanununa uygun araçlarla sağlanır. " şeklinde kabul edilmiş ve bu güne kadarda maddenin I. Fıkrası bu şekilde kabul edile gelmiştir. Somut olayda, davalı işveren işyerlerinde işçilere servis hizmeti verilmediği anlaşılmaktadır. Zira, davalı taraf, bu şekilde bir hizmetin hiçbir zaman verilmediğini kabul etmiş, davacı da işyerinde servisin bulunduğu uygulamanın bu yönde olduğu noktasında bir iddia da bulunmamıştır. Buna göre işyerinde servisin bulunmadığı ihtilaf dışıdır. İşyerinde servisin bulunması gerektiğine dair hükümler ... Federasyonu ile ...-İş Sendikası tarafından 1974- 28.02.1982 döneminde imzalanan ...'ler ile Yüksek Hakem Kurulunca yürürlüğe konulan 01.03.1982- 28.02.1985 dönemine ilişkin ...'te yer almaktadır. Bundan sonra imzalanan tüm ...'lerde ise mevcut uygulamaya devam edileceği düzenlenmiştir. Ancak yukarıda da belirtildiği üzere, işyerinde günümüze kadar işveren tarafından (gece nöbetine kalanlar ile fazla mesai yapanlar hariç) bir servis uygulamasının yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mevcut uygulamanın ise "servisin konulmaması, bu konuda işveren tarafından her hangi bir yükümlülük üstlenilmemesi" şeklinde oluştuğu da ortadadır. Zira, her yenilenen sözleşmede mevcut uygulamanın devam edeceği belirtilmiş olup, servisin olmadığı anlaşılan davalı işyerinde bu durumun devam edeceğinin sendika ve işveren tarafından kabul edildiği sonucuna varılmıştır. Bir başka ifade ile sendika ve işveren, servis uygulaması olmadığını kabul etmişler ve taraflar servisin olmayacağı üzerinden uzlaşmışlar ve uygulama bu şekilde süregelmiştir. Diğer yandan işçinin 25 seneyi geçen bir zaman sonrasında işyerinde servisin olması gerektiği iddiası ile talepte bulunmasının da iyi niyetle bağdaşmadığı ve hakkın kötüniyetli kullanılması mahiyetinde olduğu açıktır. Buna göre dava konusu isteğin reddi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.