MAHKEMESİ : SERİK 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)TARİHİ : 05/10/2012NUMARASI : 2010/131-2012/558DAVA :Taraflar arasındaki, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, bayram ve genel tatil ücreti hakediş ile ücret alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davacı avukatı tarafından duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 23.09.2014 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Avukat geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IA) Davacı İsteminin Özeti:Davacı işçi, davalı işverene ait özel Aspendos Hastanesinde 22/12/2006 tarihli iş sözleşmesine istinaden kadrolu uzman hekim olarak çalışmaya başladığını, 08.00-17.00 saatleri arasında haftanın 6 günü çalışarak günlük 1 saat fazla çalışma yaptığını ancak fazla çalışma ücreti ödenmediğini, Eylül ve Ekim aylarına ait aylık 7.000,00-TL'den iki aylık 14.000,00-TL ücret alacağı ile 103.640,00-TL hak ediş alacağı olmak üzere toplam 120.640,00-TL alacağının ödenmediğini, bunun üzerine iş akdini 4857 sayıl İş Kanunu’nun 24/II-e maddesi uyarınca haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti alacağı, bayram ve genel tatil ücreti alacağı, hafta tatili ücreti alacağı, ödenmeyen ücret alacağı, hak ediş alacağının davalıdan alınarak ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı adına meşruhatlı davetiye çıkartılmış, yazılı cevap dilekçesi verilmemiş, duruşmada davalı vekili davanın reddini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davalının davacıya ait ücret alacağını zamanında ve tam olarak davacıya ödemediği böylelikle davacı tarafından iş sözleşmesinin haklı olarak feshedildiği, ücret alacağı ve taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince hak ediş alacağının davalı tarafça davacıya ödenmediği gerekçesiyle kıdem tazminatı ile ücret ve hak ediş alacağının kabulüne, hafta tatili, bayram ve genel tatil ve fazla çalışma ücretlerine ilişkin taleplerin reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı yasal süresi içinde taraflar temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davacı işçi kıdem tazminatı isteğinde bulunmuş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda aylık 7.000,00TL ücret üzerinden hesaplamaya gidilmiştir.1475 sayılı Yasanın 14. maddesinde, “Toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez” şeklinde kurala yer verilmiştir. Belirtilen üst sınır, “genel tavan” olarak adlandırılabilir. En yüksek devlet memuru da Başbakanlık Müsteşarı olduğundan genel tavan, bu görevdeki kişinin emekliliği halinde Emekli Sandığınca ödenecek olan bir yıllık ikramiye oranını geçemeyecektir.Genel tavan, iş sözleşmesinin feshedildiği andaki tavandır. Önelli fesih halinde önelin son bulduğu tarih tavanın tespitinde dikkate alınır. İstirahat raporu içinde iş sözleşmesinin işverence feshi halinde ise, rapor bitimi tarihi fesin yapıldığı tarih olarak sayılacağından, bu tarihteki tavan gözetilmelidir. İşverence ihbar öneli tanınmaksızın işçinin iş sözleşmesinin feshine rağmen ihbar tazminatının ödenmemiş olması halinde de önel süresi içinde meydana gelen tavan artışından işçinin yararlanabileceği Dairemizce kabul edilmektedir (Yargıtay 9.H.D. 13.4.1998 gün 1998/ 4280 E, 1998/ 6443 K.)Somut olayda kıdem tazminatı tavanını dikkate alınmaksızın 7.000,00TL ücret üzerinden hesaplamaya gidilmesi hatalıdır. 3- Davacı işçi 2009 yılı Eylül ve Ekim ücretleri olarak 14.000,00TL’nin ödenmediğini ileri sürerek bu yönde talepte bulunmuş, mahkemece istek doğrultusunda taleple bağlı olarak karar verilmiştir. Dosya içinde olan ve davacının imzasını taşıyan 18.11.2009 tarihli belgede davacı adına 3. kişilere işverence yapılan ödemeler toplamı olan 13.600,00T’nin işverenden olan alacağından kesilmesi talep edilmiştir. Bu durumda davacı adına işverence yapılmış olan sözü edilen ödemeler toplamının, işçinin ücret alacağı olan 14.000,00TL’den kesilmesi gerekirken bu yönde indirime gidilmemesi de hatalıdır. 4- Dava dilekçesinde ücret ve hak edişler için ticari faize karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece sözü edilen alacaklar için yasal faize hükmedilmiştir. Ücret türündeki işçilik alacakları 4857 sayılı İş Kanunu’nun 34. maddesi gereği bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize tabidir. Mahkemece davacının talebi ile bağlı kalınarak, ücret ve hak ediş alacakları için ticari faiz oranını geçmemek üzere bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmelidir. F)Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, davacı yararına takdir edilen 1.100.00 TL.duruşma avukatlık parasının karşı tarfa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 23.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.