Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 27257 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8397 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : GEBZE 3. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 23/01/2014NUMARASI : 2013/551-2014/22DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı isteminin özeti: Davacı vekili; müvekkilinin iş akdinin geçerli bir nedene dayanmaksızın feshedildiğini iddia ederek işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B)Davalı cevabının özeti: Davalı vekili; davacının performansının yeterli olmaması nedeni ile yazılı ve sözlü olarak uyarıldığını buna karşın performans düşüklüğünün devam etmesi üzerine İş Kanunu hükümleri uyarınca savunmasının alınıp iş akdinin sona erdirildiğini, feshin geçerli nedene dayandığını belirtmiş ve davanın reddini savunmuştur. C)Yerel Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Ç)Temyiz: Karar süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir. D)Gerekçe: Hüküm fıkrası ile gerekçe arasında çelişki olması 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre aykırıdır.Karar tarihi itibari ile yürürlükte olan 6100 sayılı HMK. 298/2. maddesinde kısa karar ile gerekçeli kararın çelişkili olamayacağı yukarıda belirtilen YİBK.na uygun bir biçimde yeniden düzenlenmiştir.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297 nci maddesi uyarınca, mahkeme kararlarının;a) Hükmü veren mahkeme ile hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin ad ve soyadları ile sicil numaraları, mahkeme çeşitli sıfatlarla görev yapıyorsa hükmün hangi sıfatla verildiğini,b) Tarafların ve davaya katılanların kimlikleri ile Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarası, varsa kanuni temsilci ve vekillerinin ad ve soyadları ile adreslerini,c) Tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri,ç) Hüküm sonucu, yargılama giderleri ile taraflardan alınan avansın harcanmayan kısmının iadesi, varsa kanun yolları ve süresini,d) Hükmün verildiği tarih ve hâkim veya hâkimlerin ve zabıt kâtibinin imzalarını,e) Gerekçeli kararın yazıldığı tarihi,içermesi gerekmektedir.Aynı yasanın 298 inci maddesinin ikinci fıkrasında, gerekçeli kararın, tehfim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir.Buna göre, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir (Hukuk Genel Kurulu - 2007/14-778 E, 2007/611 K, Dairemizin 01.04.2008 gün ve 2007/38353 Esas, 2008/7142 Karar sayılı ilamı).10.04.1992 gün ve 1991/7  Esas, 1992/4 karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da mahkemece duruşmada tefhim edilen hüküm özeti (kısa karar) ile gerekçeli kararın hüküm sonucu (hüküm fıkrası) kısmının çelişmesinin başlı başına bir bozma sebebi olduğu belirtilmiştir.Somut olayda; mahkemece, 23.01.2014 tarihli karar duruşmasında işe başlatmama tazminatı 4 aylık brüt ücret olarak kabul edilmiş ise de, gerekçeli kararda 5 aylık brüt ücret tutarındaki işe başlatmama tazminatına hükmedildiği görülmektedir. Karar gerekçesinde, kısa kararda duruşmaların yoğunluğu nedeni ile sehven "5" rakamı yerine "4" rakamı yazıldığı belirtilerek hak kaybına sebep olmamak bakımından "5" olarak düzeltildiği belirtilmiş ise de, yukarıda ifade edildiği üzere duruşmada tefhim edilen hüküm sonucu ile gerekçeli kararın hüküm fıkrasının çelişkili olduğu açıkça ortadadır.Bu nedenlerle 10.04.1992 gün ve 1991/7 Esas, 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına ( 6100 sayılı yasanın HMK.nun 298/2. maddesine) aykırı olduğu anlaşılan hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.E) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 18.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.