Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 27026 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25880 - Esas Yıl 2012
MAHKEMESİ : İSTANBUL 6. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 10/05/2012NUMARASI : 2009/435-2012/290DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, fazla mesai ücreti, yol ile ulaşım masrafı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti Davacı vekili özetle; davacının 16/02/2008 -24/03/2009 tarihleri arasında davalı şirket bünyesinde T..-T.. İçme Suyu Temin Projesinde İnşaat Mühendisi olarak Libyada çalışmaya başladığını ve 4.700 USD net aylık ücret aldığını, iş akdinin bildirimsiz ve kötüniyetli olarak feshedildiğini belirterek; kıdem ve ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti alacakları ile yol-ulaşım masraflarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili özetle; davacının çalıştığı işyerinin unvanının T..-T.. Müşterek Teşebbüsü (T.. T.. J.. V..) olup adi ortaklık hükümlerine tabi olan ortaklığın tüm ortaklarına karşı davanın açılması gerekli olduğunu, Türkiye ile Libya Arap Cumhuriyeti arasında imzalanan Türkiye-Libya İş günü anlaşması 1.md.hükmüne nazaran Türk işçilerin çalışma şartları ve iş sözleşmesinden doğan hak ve yükümlülüklerinin Libya çalışma mevzuatına tabi olup davanın Libya da görülmesi Libya yasalarının uygulanmasının gerektiğini esas bakımından ise, davacının istifa ederek işyerinden ayrıldığını, kıdem-ihbar ve kötüniyet tazminat talep hakkının olmadığını beyanla davanın reddini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı, taraf avukatları temyiz etmiştir E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir2- Somut olayda; davacı işçinin fazla çalışma ücreti isteklerinin kabulüne karar verilmiştir. Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır (Yargıtay 9.HD. 11.2.2010 gün 2008/17722 E, 2010/3192 K; Yargıtay, 9.HD. 18.7.2008 gün 2007/25857 E, 2008/20636 K.). Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir.Yukarıdaki ilke kararı doğrultusunda fazla mesai ücreti alacağından makul bir oranda takdiri indirim yapılması gerekirken, hakkın özünü ortadan kaldıracak şekilde ve %70 oranında takdiri indirime gidilmesi doğru olmamıştır. 3-Yerel mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacı lehine kıdem tazminatına hükmedilmişse de, mahkemenin iş akdinin feshi konusundaki kabulü dosya kapsamına uygun düşmemektedir.Davacı tarafından işverene gönderilen 21/03/2009 tarihli e-mailde davacı işyerindeki birtakım olumsuzlukların istifasına neden olduğunu iddia etmiş ise de, bu iddiasını inandırıcı bir şekilde ispat edememiştir. Bunun yanı sıra davacı istifa beyanında ücretlerinin ödenmediğinden bahsetmediği gibi, tazminatlarının saklı kalması koşuluyla istifa ettiği şeklinde bir beyanı da bulunmamaktadır. Açıklanan bu olgular karşısında davacının iş akdini haklı bir neden olmaksızın feshettiği anlaşılmakla, kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken, kabulü hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 17/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.