Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26698 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12850 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı ile ücret, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, iş akdinin davalı tarafından el kaynak makinesinin zimmetinde olduğu ve iade edilmediği gerekçesiyle haksız ve kötü niyetli olarak feshedildiğini, söz konusu makinenin ... Sulh Hukuk Mahkemesinin 1012/26 esaslı değişik iş dosyasından yapılan tespitte davalı işyerinde olduğunun belirlendiğini, ... kaydına göre davacının bu olaydan 15 gün önce zaten işten çıkartıldığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek, kötüniyet, kıdem ve ihbar tazminatları ile maaş, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil ve yıllık izin ücreti alacaklarının ödenmesini istemiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davacının Mısırdaki şantiyede bulunan el kaynak makinesini izinsiz ve habersiz olarak ... ye getirdiğini, bu durumun öğrenilmesi üzerine iade etmesinin istendiğini, iade etmemesi üzerine iş akdinin haklı olarak feshedildiğini, 03.03.2012 tarihli tutanak ile bu durumun imza altına alındığını ve 05.03.2012 tarih 12603 yevmiye numaralı ...Noterliğinin ihtarı ile makinenin iadesi ile sözleşmesinin feshedildiğinin bildirildiğini, Sulh Hukuk Mahkemesinin 1012/26 D.İş dosyasındaki tespitin şirket yetkililerin yokluğunda yaptırıldığını ve kullanılmayan bir dolapta makinenin tespit edildiğini, oysa davacının makinenin yerini sözlü ve yazılı taleplere rağmen bildirmediğini, feshin haklı nedene dayandığını, alacağının olmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece yapılan yargılama sonunda, iş akdinin tazminat gerektirmeyecek şekilde feshedildiğinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kıdem ve ihbar tazminatı ile işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmiştir. D) Temyiz:Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. E) Gerekçe: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27. maddesinde yer bulan “Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir. Aynı kanunun 241 maddesi uyarınca “Mahkeme, gösterilen tanıklardan bir kısmının tanıklığı ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde, geri kalanların dinlenilmemesine karar verebilir”. Bu hükümde tanık sınırlamasının ancak yeter derecede bilgi edinilmesi halinde olacağı açıklanmıştır. Tanık sınırlaması ancak yeterli bilgi edinildiğinde imkan dahilindedir. Mahkeme yeterli bilgi edinilmediği sürece gösterilen tüm tanıkları sınırlama olmaksızın dinlemelidir. Aksi durum hukuki dinlenilme hakkının ihlali olacaktır. Dosya içeriğine göre davacının zimmete geçirdiği iddia edilen işverene ait işyerinde kullanılan aletle ilgili tutanak tanzimcisi olan tanık ..., davalı tarafından tanık olarak gösterilmiştir. Mahkemece iki tanık dinlenmesi nedeni ile bu tanık dinlenmemiştir. Bu gerekçe doğru değildir. Davalının dinletmek istediği tanık tutanak tanzimcisidir. Bilgisine başvurulması gerekir. İki tanık dinletilmesi sınırlaması nedeniyle, dinlenmeden yargılamaya devam olunması savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğundan tanık ... ın dinlenilmemesi hatalıdır. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 29.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.