MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 15. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 01/07/2013NUMARASI : 2013/1666-2013/456DAVA :Davacı, icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği reddetmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalıya haksız yere fazladan işsizlik ödeneği ödendiğini, bu fazla ödenen işsizlik ödeneğinin iadesi için davalıya resmi yazı gönderildiğini, buna rağmen davalının fazladan ödenen işsizlik ödeneğini iade etmediğini bunun üzerine fazladan ödenen işsizlik ödeneğinin tahsili için davalı hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının icra takibine itiraz ettiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek, davalının icra takibine yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi ve icra inkar tazminatı taleplerinde bulunmuştur.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, davaya cevap vermemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, dava açıldıktan sonra davalının öldü??ü, ölü şahıs aleyhine davanın yürütülemeyeceği, itirazın iptali davalarında da ölenin mirasçılarına karşı davanın yöneltilemeyeceği gerekçesiyle, davanın hasım yokluğundan reddine karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Taraflar arasındaki uyuşmazlık, dava açıldıktan sonra ölen davalının mirasçılarına karşı davaya devam edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır. 6100 sayılı HMK'nun 55 inci maddesinde, dava sırasında taraflardan birinin ölümü halinde, ölen tarafın mirasçıları mirası kabul veya reddetmemişse, bu hususta kanunla belirlenen süreler geçinceye kadar davanın erteleneceği ayrıca gecikmesinde sakınca bulunan hallerde talep üzerine hakimin davayı takip için kayyım atanmasına karar verebileceği belirtilmiştir.Dava devam ederken taraflardan birinin (somut olayda davalının) ölmesi halinde, ölen tarafın mirasçılarına karşı davaya devam edilip edilmeyeceği konusunda davaya konu uyuşmazlığın (hakkın, talebin) niteliğine bakmak gerekir. Buna göre, davaya konu talep edilen hak sadece tarafları ilgilendiriyorsa, tarafın ölümü halinde bu hak mirasçılarına geçmiyorsa bu durumda dava sırasında taraflardan birinin örneğin davalının ölümü halinde, davalının mirasçılarına karşı davaya devam edilemez, bu tür davalarda tarafın ölümü ile dava konusuz kalır. Bu tür davalara boşanma davası, derneğe üye olan bir şahsın üyesi bulunduğu derneğin genel kurulu tarafından alınan bir kararın iptali için açtığı dava, kiralayanın (davacının) kendi ihtiyacı için açtığı tahliye davası vb. örnek gösterilebilir.Yukarıda bahsi geçen davaların dışında kalan, ölen tarafın mirasçılarının malvarlığını etkileyen/etkileyecek olan davalar, taraflardan birinin ölmesi halinde konusuz kalmazlar, bu tür davalara ölen tarafın (örneğin davalının) mirasçılarına karşı devam edilir. Örneğin alacak davaları.Somut olayda, davalı dava açıldıktan sonra ölmüştür. Dava, davalının mirasçılarının malvarlığını etkileyecek olan bir davadır. Bu nedenle, iş bu davada davalının ölmesi davanın konusuz kalmasına sebep olmaz, davanın davalının mirasçılarına karşı devam ettirilmesi gerekir. Bu nedenlerle, 6100 sayılı HMK'nun 55 inci maddesi uyarınca, ölen davalının mirasçılarının davadan haberdar edilmesi ( davalı mirasçılarına dava ile ilgili tebliğ yapılması) ve yargılamaya devam edilmesi gerekirken, yazılı şekilde "... dava açıldıktan sonra davalının öldüğü, ölü şahıs aleyhine davanın yürütülemeyeceği, itirazın iptali davalarında da ölenin mirasçılarına karşı davanın yöneltilemeyeceği..." gerekçesiyle davanın hasım yokluğundan reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.