MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili, müvekkilinin ... danışmanlık vermekte iken 07/01/2014 tarihinde ... ile ... 'nin tüm çalışanlarını söz konusu devir sözleşmesi ile devraldığını, devralan davalı şirkette pazarlama ve strateji direktörü olarak çalışmaya başladığını, müvekkili ile davalı yan arasında 01/01/2014 tarihli hizmet sözleşmesinin imzalandığını, iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız ve geçersiz şekilde sona erdirildiğini, 16/07/2014 tarihli ihtarname içeriğinde belirtilen gerekçelerin haklı ve geçerli olmadığını, davalı şirketin devirden bu yana kötü niyetli davranışlar silsilesi ile adeta başından beri gönlünde yatan haksız fesih için zemin hazırladığını iddia ederek davacının işe iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili; davacının müvekkili şirkette CEO ya bağlı satış direktörü olarak çalıştığını, davacının kendisine verilen yetkilerle başka şirket çalışanlarını da vekil tayin ettiğini, verilen yetkilere istinaden Neval Kuzu'yu işe aldığını, davacıya verilen yetkiler ve fesih esnasında görevi işveren vekilliği ve/veya işveren vekili yardımcılığı ve/veya işçi alma ve çıkarma yetkilerini kapsadığını, nitekim davacının davalı şirketin Ankara şubesini şube müdürü olarak yönettiğini, bu nedenle 4857 sayılı iş kanunun 18/son hükümleri uyarınca davacının işe iade kapsamı içinde olmadığını, bu müesseseden ve hukuki korumadan yararlanamayacağını, davacının ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davrandığından iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini, davacı ile birlikte ..., Volkan Kan ve ...'ün de müvekkil şirkette işe başladığını, bir süre sonra topluca bu çalışanların bazı yolsuzluklara karıştığının ortaya çıktığını, varlık devri sonrasında Haziran 2014 ayında, çalışanlardan ... önce sözlü sonrada 08/07/2014 tarihli yazılı ihbarda bulunarak, devir sözleşmesine rağmen ellerindeki müşteri listesini satmaya çalıştıklarını, ikinci el makinalarda usulsüzlükler yaptıklarını, düşük model orjinal yeni makinalar üzerinde de oynama yaparak yazılımına üst model özelliklerini yüklediklerini, bu sayede müşteriye üst model diye bir alt modeli sattıklarını, bunun müşterilere verilen ürünlerin seri numaralarının incelenmesi sonucu tespit olunduğunu, davacı ve eşinin Varlık devir sözleşmesine ve stok satış ve devir sözleşmesine aykırı davrandıklarını belirterek öncelikle davacının işveren vekili olması nedeniyle, ayrıca iş sözleşmesinin ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranışlarından kaynaklanan haklı nedenle fesih yapıldığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, bir kısım makinelerin kayda geçmemesinin ve usulsüz sevklerinin yapılması, irsaliye kayıtlarının bilerek yanlış tutulma talimatlarının verildiğinin dosya kapsamı itibarı ile sabit olduğu, davalı şirketin davacıya karşı güveninin kaybolduğu, birlikte çalışmayı önleyecek şekilde güven ve şirket menfaatlerinde birlik , sadakat yönünden iş akitlerinin ileri derecede zedelendiği, bu nedenle yapılan feshin haklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/2 maddesi uyarınca “feshin geçerli bir sebebe dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir”. İşveren ispat yükünü yerine getirirken, öncelikle feshin biçimsel koşullarına uyduğunu, daha sonra, içerik yönünden fesih nedenlerinin geçerli (veya haklı) olduğunu kanıtlayacaktır. Dairemizin kararlılık kazanan uygulaması bu yöndedir. (04.04.2008 gün ve 2007/29752 Esas, 2008/7448 Karar sayılı ilamımız). İşçi fesihte sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiasında bulunacaktır. İspat yükü ise işverendedir. İşçi, feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi durumunda, bu iddiasını ispatla yükümlüdür (m. 20/f.2). İşçinin feshin başka bir sebebe dayandığını iddia etmesi ve bunu ispatlaması, işverenin geçerli fesihle ispat yükünü ortadan kaldırmaz. (Dairemizin 01.12.2008 gün ve 2008/6294 Esas, 2008/32601 Karar sayılı ilamı). Gerek işverenin geçerli sebebin varlığı gerekse işverenin gösterdiği sebep dışında bir sebeple dayandığı ileri sürülmesi durumunda bu vakıalar bir hukuki işlem olmadığından takdiri delillerle ispatı mümkündür. Somut uyuşmazlıkta, davacının görev tanımı getirtilmeli ve feshe konu eylemler ile ilgili işyeri kayıtları üzerinde inceleme yapılmalıdır. Feshe konu olan eylemler somut deliller ile ortaya konmadan ve bilirkişi incelemesi yapılmadan soyut tanık anlatımları ile sonuca gidilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16. 09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.