Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25918 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18552 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, fazla mesai ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı Talebinin Özeti:Davacı vekili, eldeki davadan önce 3.000 TL fazla çalışma ücreti alacağının tahsili için davalı aleyhine dava açıldığını, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma ücretinin 18.270,03 TL olarak hesaplandığını, ıslah yapılmadığı için mahkemece sadece dava dilekçesi ile talep olunan 3.000 TL fazla çalışma ücretinin hüküm altına alındığını ileri sürerek, hüküm altına alınmayan fazla çalışma ücreti alacağının tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, talep edilen alacağın zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti ve Yargılama Süreci:Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, kısmi davada aldırılan rapor ve kısmi davada verilen karar gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmiştirD) Temyiz:Kararı davalı temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Zamanaşımı, alacak hakkının belli bir süre kullanılmaması yüzünden dava edilebilme niteliğinden yoksun kalabilmesini ifade eder. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere zamanaşımı, alacak hakkını sona erdirmeyip sadece onu "eksik bir borç" haline dönüştürür ve "alacağın dava edilebilme özelliği"ni ortadan kaldırır. Bu itibarla zamanaşımı savunması ileri sürüldüğünde, eğer savunma gerçekleşirse hakkın dava edilebilme niteliği ortadan kalkacağından, artık mahkemenin işin esasına girip onu da incelemesi mümkün değildir. Kısmi davada ise zamanaşımı yalnızca dava edilen kısım kesilir. Henüz açılmayan (saklı tutulan) ve daha sonra ıslahla arttırılan bölüm için zamanaşımı işlemeye devam eder. Ancak kısmi davadaki miktar, kısmi davanın açıldığı dava tarihine göre geriye doğru belirlenen zamanaşımı süresini kapsar. Bakiye alacak talep edildiği tarihe göre, geriye doğru zamanaşımı süresi içinde kalıyor ise zamanaşımına uğramadığı kabul edilmelidir. Kısaca kısmi davadaki alacak miktarı belirlendiği tarihten itibaren öncelikle ileriye doğru gerçekleşen alacak için mahsup edilmeli, bakiye alacak ise ondan sonraki süreyi kapsamalıdır. İlk kısmi davada belirlenen alacak mahsup edildikten sonra bakiyenin talep edildiği tarihten geriye doğru zamanaşımı süresi içinde kalan alacak, alacaklı lehine hüküm altına alınmalıdır.Dosya içeriğine göre, kısmi davada davacının 18/04/2006-18/02/2009 tarihleri arasında davalıya ait işyerinde çalışması karşılığı fazla çalışma ücreti net 18.270,03 TL olarak hesaplanmıştır. Kısmi davada mahkemece, davacının davasını ıslah etmemesi de nazara alınarak dava dilekçesi ile talep edilen 3.000 TL fazla çalışma ücreti hüküm altına alınmıştır.Bu ek dava 27/07/2012 tarihinde açılmıştır. Fazla çalışma ücreti alacağı beş yıllık zamanaşımına tabidir. Zamanaşımı süresi, hakkın doğum tarihinden itibaren işlemeye başlayacaktır.Davalı vekili ek davada usulüne uygun olarak ve süresinde zamanaşımı definde bulunmuştur.Ek davanın açıldığı tarihten geriye doğru beş yıl gidildiğinde 27/07/2007 tarihi bulunur ki bu tarihten önce doğmuş fazla çalışma ücretinin ilk kısmi istenen 3.000,00 TL si mahsup edildiğinde kalan kımsının zamanaşımına uğradığı açıktır.Mahkemece, davalının süresinde ileri sürdüğü zamanaşımı defi değerlendirilmemiştir. Karar bu yönüyle hatalı olup bozulması gerekmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 16/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.