Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25647 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13114 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA :Taraflar arasındaki, ihbar tazminatı, kötüniyet tazminatı, manevi tazminat, cezai şart tazminatı ile ücret, bakiye süre ücreti alacaklarının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde temyizen incelenmesi davacı ve davalılardan ... avukatlarınca istenilmesi ve davalılardan ... avukatınca duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 15.09.2015 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalılardan .... adına Avukat ... ile karşı taraf adına Avukat ... geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı, davalılara ait hastanede kadın doğum uzmanı olarak çalışma üzere 2 yıl asgari süreli iş sözleşmesi imzaladığını, 28.07.2010 tarihinde tebliğ edilen ihbarname ile iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, ihbar, manevi ve kötüniyet tazminatları ile ödenmemiş 10 günlük ücret, bakiye süre ücreti ve cezai şart alacaklarını istemiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalılar, davacının iş sözleşmesinin 19.07.2010 tarihinde iki aylık deneme süresi içerisinde feshedildiğini, davacının fesih bildirimini almaması üzerine noter yoluyla kendisine fesih bildirimi gönderildiğini, deneme süresi içerisinde iş sözleşmesi feshedildiğinden davacının taleplerinin yersiz olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davalıların iş sözleşmesini feshetmekte haksız olduğu, davacının ödenmemiş 10 günlük ücreti bulunduğu, asgari süreli iş sözleşmesi bakiye süre ücret alacağı bulunduğu, yine iş sözleşmesinde kararlaştırıldığı üzere işverence iş sözleşmesi haksız olarak feshedildiğinden davacının cezai şart alacağına hak kazandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.D) Temyiz:Karar davacı ve davalılardan ... vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1- Davacı vekili kararı temyiz etmiş ise de 24.03.2014 tarihli e-imzalı dilekçesi ile temyizden feragat etmiştir. Dosyada bulunan vekaletnamesinde temyizden feragata yetkisi bulunduğu anlaşıldığından HUMK.nun 432/4. maddesi uyarınca temyiz isteminin REDDİNE,2-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davalılardan ....'nin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.3-İş sözleşmesinde kararlaştırılan cezai şarttan indirim hususunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.Dava tarihinde yürürlükte olan Borçlar Kanunun 161/son maddesinde ise, fahiş cezai şartın hâkim tarafından tenkis edilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. İş hukuku uygulamasında işçi aleyhine cezai şart düzenlemeleri bakımından konunun önemi bir kat daha artmaktadır. Şart ve ceza arasındaki ilişki gözetilerek, işçinin iktisadi açıdan mahvına neden olmayacak çözümlere gidilmelidir. İşçinin belli bir süre çalışması şartına bağlanan cezalardan, sözleşme kapsamında çalışılan ve çalışması gereken sürelere göre oran kurularak fahiş ise bir indirime gidilmelidir.Somut olayda taraflar arasında 2 yıllık asgari süreli iş sözleşmesi yapılmıştır. İş sözleşmesinin 13. maddesinde iş sözleşmesinin taraflarca haklı bir sebep olmadan sona erdirilmesi halinde 8 aylık brüt ücret tutarında cezai şart ödenmesi kararlaştırılmıştır. Davacının iş sözleşmesi 2 ay 2 gün sonra davalı işveren tarafından haksız olarak feshedilmiştir. Mahkemece davacının cezai şart alacağı hüküm altına alınırken % 25 oranında indirim yapılmıştır. Taraflar arasında yapılan sözleşmenin 2 yıllık olması ve 2 ay 2 gün sonra feshedilmesi nazara alındığında davacının cezai şart alacağından daha yüksek bir oranda indirim yapılması gerekir. 4- Yine dava tarihinde yürürlükte olan Borçlar Kanunu’nun 325. Maddesi uyarınca “İş sahibi işi kabulde temerrüt ederse, işçi taahhüt ettiği işi yapmağa mecbur olmaksızın mukaveledeki ücreti istiyebilir. Şu kadar ki, işi yapmadığından dolayı tasarruf ettiği yahut diğer bir iş ile kazandığı ve kazanmaktan kasten feragat eylediği şeyi mahsup ettirmeğe mecburdur”. Bakiye süre ücretinden davacının bu süre içinde çalışmadan dolayı kazandığı veya kazanmaktan feragat ettiği değerlerin mahsubu gerekir. Burada işçinin yaptığı işe göre iş bulması da dikkate alınmalıdır.Taraflar arasında 2 yıl asgari süreli iş sözleşmesi yapılmıştır. Mahkemece davacının 1 yıl 9 ay 28 günlük bakiye süre ücret alacağı %25 oranında bir indirim yapılarak hüküm altına alınmıştır. Davacının dosya içindeki SSK hizmet cetveline göre 5-10 Kasım 2010 tarihleri arasında Özel Yalova Hastanesinde, 15 Ocak 2011 de 1 gün Özel Tavşanlı Hastanesinde, 3-25 Mart 2011 tarihleri arasında ise Özel Farabi Hastanesinde çalışması gözükmektedir. Öncelikle davacının bakiye süre ücret alacağı hesaplanırken başka işverenler nezdinde çalıştığı bu sürelerde kazandığı değer bakiye süre ücretinden düşülmelidir. Ayrıca bunun yanında davacının kadın doğum uzmanı bir doktor olması ve işsiz kalmayacağı da nazara alınarak indirim oranı daha yüksek tutulmalıdır. 5-Davacı dava dilekçesinde ihbar tazminatı ve ücret alacağı olarak 1.000,00 TL talep etmiştir. Daha sonra bilirkişi tarafından yapılan hesaplama üzerine 1.000,00 TL tamamını ücret alacağı kabul ederek ödenmemiş ücret alacağını ıslah etmiş ve mahkemece buna göre hüküm kurulmuştur. Mahkemece davacının ihbar tazminatı ve ücret alacağı ayrıştırılarak buna göre davacının ödenmeyen 10 günlük ücret alacağı hususunda yeniden bir karar verilmelidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, davalı ... yararına takdir edilen 1.100.00 TL.duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 15/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.