MAHKEMESİ : ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİDAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti, yıllık izin ücreti ve asgari geçim indirimi alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesi ile, davacının davalı iş yerinde 06/11/2009 tarihinden iş akdinin feshedildiği 10/06/2014 tarihine kadar aralıksız olarak çalıştığını, herhangi bir ihbar ve ihtar yapılmadan iş akdine son verildiği, kendi rızasıyla işten ayrılmış gibi zorla dilekçe imzalatıldığını iddia ederek işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalılar vekili, HMK 119/1-f bendine aykırı düzenlenen dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, kıdem ihbar tazminatlarının davacıya ödendiğini, davacının şirket nezdinde hiç bir hakkı ve alacağı kalmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, davacının ... nezdinde çalıştığı, ancak davanın tüzel kişilik var iken gerçek kişilere karşı açıldığı, tüzel kişi adına tüzel kişinin üyesi, ortağı vs gibi kişilere tüzel kişi adına dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Dosyadaki bilgi ve belgelerden davalı olarak gösterilen ... ve ...’in ...’nin ortakları olduğu, dava dilekçesinde davalıların adresi olarak ....nin gösterildiği, davacının husumet tevcihinde yanıldığı anlaşılmaktadır.Bu durum karşısında, davacının, husumet tevcihinde yaptığı hatanın, HMK.nun 124. Maddesi kapsamında “kabul edilebilir yanılgı”olduğunu mahkemece HMK 124 maddesi doğrultusunda husumetin doğru hasıma tevcihi için usulü işlemlerin tamamlanması gerekirken davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 14.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.