Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24932 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12136 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİDAVA : Davacı, ücret zamlarının eksik yapılması nedeniyle doğan ücret farkı ve ikramiye alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti:Davacı işçi, davalı şirkette 08.11.2000 tarihinden 14.10.2011 tarihine kadar çalıştığını, davalı şirketin 21.07.2000 tarihinde özelleştirilmek sureti ile özel sektöre devredildiğini, davalı şirketin yeni ücret politikası oluşturduğunu ve bu ücret politikasına uygun olarak tüm çalışanlarla daha sonra yeni bir iş sözleşmesi imzaladığını, ancak davalı şirketin bu ücret politikasına uymadığını, müvekkilinin ücretine söz konusu sözleşme gereğince 01.01.2001 tarihinden itibaren her yıl Ocak ve Temmuz ayları itibari ile 6 aylık TÜFE oranında ücret artışı yapılması gerekirken bu artışların 2001/Temmuz ayından itibaren yapılmadığını ve eksik edeme yapıldığını, bu eksik ödemeye bağlı olarak her yıl Nisan ve Ekim aylarında ödenen ikramiyeleri de eksik ödediğini, fark alacağının doğduğunu belirterek, ücret farkı alacağı ile ikramiye farkı alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı, şirket aleyhine bir müddettir aynı fark alacak talepleri ile davalar açıldığını, bu davaların yerel mahkemelerde davacılar lehine hükme bağlandığını, bu kararların henüz temyiz incelemesinden geçerek kesinleşmediğini, müvekkil şirket insan kaynaklarınca hazırlanıp şirket yönetim kurulu tarafından onaylanarak yayınlanmış böyle bir duyurunun bulunmadığını, müvekkil şirketin 21.07.2000 tarihinde özelleştirildiğini, davacının bu özelleştirmeden sonra 08.11.2000 tarihinde müvekkil işyerinde çalışmaya başladığını, dolayısıyla davacının böyle bir sözleşme imzalamış olma ihtimalinin olmadığını, davacıyla böyle bir sözleşme imzalanmadığını, davacının hisse satış tarihi olan 21.07.2000 tarihinde şirkette çalışmakta ve 4046 sayılı Kanunun 22. maddesi gereğince nakde tabi tutulacak personel kapsamında bulunmadığını, müvekkil şirkette davacı da dahil olmak üzere tüm çalışanlar ile 2003 yılında yeni bir sözleşme imzalandığını, yapılan yeni sözleşmede ücret artışlarının şirket tarafından belirlenen dönemler ve oranlarda yapılacağının öngörüldüğünü, ayrıca davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının dava hakkını kötüye kullandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacının iş koşullarında ve ücrette değişiklik halinde davacının değişikliği kabul etmeyerek sözleşmeyi feshetme hakkı veya itiraz hakkı olduğu, ancak feshetmeyip uzunca bir süre ücret almaya devam ederek yapılan işlemi zımmen kabul ettiği, bu haliyle de yapılan değişikliğin geçerlilik kazanacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Davacı 08.11.2000 tarihinde davalı işyerinde çalışmaya başlamıştır. Davacı işe girerken davalı işveren ile aralarında iş sözleşmesi yapıldığını, işyerinde 6 ayda bir TÜFE oranında ücret artışı kararlaştırıldığını, ancak işverence bu artışların tam olarak yansıtılmadığından ücretlerinin eksik ödendiğini iddia etmiş ise de buna ilişkin bir iş sözleşmesi sunamamıştır. Davalı işveren davacının 08.11.2000 tarihinde aylık 1.000 TL brüt ücretle çalışmaya başladığını, 2001/Ocak ayında ücretinin brüt 1.615 TL'ye yükseltildiğini ve aralarında iş sözleşmesinin 14.11.2003 tarihinde yapıldığını savunmuştur. Yine davalı işveren cevap dilekçesinde işyerinde çalışanlara TÜFE oranında zam koşulunun çalışanların rızaları ile 2003 yılında tümüyle kaldırıldığını açıkça belirtmiştir.Davacı tarafından davalı şirketin özelleştirilmesinden sonra işe giren bazı çalışanlarla yapılan iş sözleşmeleri dosyaya delil olarak sunulmuştur. Bu sözleşmelerde çalışanların ücretlerinin her yıl 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihi itibariyle geçmiş 6 aylık TÜFE endeksi oranında artırlacağı belirtilmiştir. Her ne kadar davacının işe başladığı 08.11.2000 tarihi ile dosya içindeki yazılı iş sözleşmesinin yapıldığı 14.11.2003 tarihleri arasında davacının ücretlerinin her yıl 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihi itibariyle geçmiş 6 aylık TÜFE endeksi oranında artırlacağı hususunda yazılı bir iş sözleşmesi ibraz edilememiş ise de davalı tarafın savunması ile davacı gibi sonradan işe giren işçilerle yapılan iş sözleşmesindeki ücret artışına ilişkin düzenleme nazara alındığında işyerinde 2001/Ocak-2003 Temmuz döneminde 1 Ocak ve 1 Temmuz tarihi itibariyle geçmiş 6 aylık TÜFE endeksi oranında ücret artışı yapıldığı sabittir.Davacının 2001/Ocak-2003/Temmuz dönemindeki ücret artışlarında yapılan eksiklik sonraki dönemdeki ücretinide etkileyecektir. Davacı ile 14.11.2003 tarihinde yapılan iş sözleşmesi ile ücret artış miktarının işverenin uhdesine geçmesi ancak geleceğe dönük bir uygulama olup işçinin bu tarihe kadar olan kök ücretindeki eksikliğe muvafakat ettiği anlamına gelmez. Bu nedenlerle mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının işe başladığı 20.11.2000 tarihindeki 1.000 TL brüt ücretine 2001/Ocak-2003/Temmuz dönemlerindeki 6 aylık TÜFE endeksi oranındaki artışlar ile bu tarihten sonra işverence yapılan ücret artışları dikkate alınarak iş sözleşmesinin sona erdiği tarihe kadar olan dönem için aylık ücretleri tespit edilerek davaya karşı yapılan zamanaşımı savunması nazara alınmak suretiyle davacının ücret farkı ile ikramiye farkı alacakları hakkında yeniden bir karar verilmelidir. F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 08/09/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.