Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2338 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 37011 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİDAVA :Taraflar arasındaki, borç ikrarına havi senetten dolayı alacaklı olduğunu ileri sürerek 5.000 TL'nin ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 22.01.2013 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı asil ... adına Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı işçi, işten ayrılırken davalı şirket yetkilisinin kıdem, ihbar ve aldığı borçlara karşılık olarak 200.000.00 TL (200.000.000.000 TL) değerinde 30.12.2004 ödeme tarihli borç ikrarına havi senedi imzalayıp davacıya verdiğini, belirlenen sürede söz konusu borcun ödenmediğini ileri sürerek işveren hakkında açtığı bu davada davalı şirketten 200.000,00 TL alacaklı olduğunu, alacağını alabilmek için işbu davayı açma gereği doğduğunu iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000.00 TL alacağın borç ikrarına havi senet tarihi olan 30.12.2004 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı işveren, hizmet süresine ve ücrete itiraz etmiş, sözü edilen 200.000.00 TL’nin, hayatın olağan akışından çok uzak ve afaki boyutta bir rakam olduğunu, şirket yetkilisinin davacıya bu yönde bir evrak imzalayıp vermesinin söz konusu dahi olmadığını, icra takibine konu belge sebebi ile şirket yetkilisi tarafından davacı ... hakkında Savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, imzalı ve yazısız kağıda sahibinin zararına muamele yapmak suçundan kamu davası açıldığını savunmuştur. Mahkemece ... 9.Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/726 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, sanık ... hakkında bedelsiz kalmış senedi tahsile koymak suçundan kamu davası açıldığı, “suça konu 200.000.00 TL alacağı havi senede karşı yazılı delil ibraz edilmediği gibi, suça konu belgenin haksız şekilde, davacı tarafından elde edildiğine dair herhangi bir delil müdahil tarafça ibraz edilmediğinden sanığın delil yetersizliğinden beraatine” dair karar verildiği, yine ... 6.Asliye Ceza Mahkemesinin 2005/459 Esas, 2008/554 sayılı Kararı ile açığa imzanın kötüye kullanılması suçundan açılan davada sanık ...’nın oluş ve kabule göre isnat edilen suçu işlediği gerekçesiyle cezalandırılmasına karar verildiği belirtilerek, fazlaya dair haklar saklı tutularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı yasal süresi içinde davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkeme kararının gerekçesinde yer alan her iki ceza mahkemesi kararının da ... ilgili Ceza Daireleri tarafından araştırmaya yönelik olarak bozulduğu anlaşılmaktadır. Davaya konu senet, her iki ceza davasına konu olmakla ceza davalarında yargılama sonuçları beklenmeli ve kararların kesinleşmesini takiben davaya konu senedin geçerliliği değerlendirilmek suretiyle bir karar verilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.