Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23320 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22393 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 9. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 04/04/2012NUMARASI : 2010/533-2012/188DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ile kasa hesabı maaşı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; Müvekkilinin davalıya ait iş yerinde 09/06/2003 tarihinde muhasebe elamanı olarak işe başladığını ancak girişinin 18/05/2004 tarihinde yapıldığını 05/03/2010 tarihinde ekonomik krizin bahane edilerek ve tazminatlarında ödeneceği belirtilerek iş akdinin feshedildiğini, müvekkilinin iş yerinde çalıştığı dönemde ayrıca yılda 2 kez her personelin birer ay boyunca kasa hesabından sorumlu olmaları sebebiyle, sorumlu olan personelin o ay için çift maaş verildiğini, müvekkiline kasa hesabı maaşlarının ödenmediğini ve tazminatlarının da ödenmediğini iddia ederek, kıdem ihbar tazminatı ile kasa hesabı maaşlarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davacının iş yerinde 18/05/2004 tarihinde çalışmaya başladığını ve iş akdinin 4857 sayılı yasanın 17 ve 18. Maddelerine istinaden feshedildiği tarih olan 05/03/2010 tarihine kadar çalışmaya devam ettiğinin, davacının aylık ücretinin brüt 994,76 TL olduğunu, davacıya kıdem tazminatının ödendiğini, iş sözleşmesinin ihbar öneli verilmek suretiyle feshedilmiş olması sebebiyle ihbar tazminatı talebinin yerinde olmadığını ve davacının kasa maaşı adı altında talep etmiş olduğu ücretinde yerinde olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:Yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda davacı lehine kıdem tazminatına hükmedilmişse de; 05.03.2010 tarihli ibraname ile aynı tarihte düzenlenen kıdem tazminatı bordrosu davacıya gösterilip diyecekleri sorularak gerektiğinde imza incelemesi yaptırılarak, bordrodaki imzanın davacının eli ürünü olduğunun anlaşılması ve irade fesadı altında düzenlendiğinin kanıtlanamaması durumunda geçerli olacağı, bu nedenle ibraname ve kıdem bordrosundaki miktarın mahsubunun gerektiğinin düşünülmemesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.