Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23319 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21510 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İSTANBUL 11. İŞ MAHKEMESİTARİHİ : 28/09/2011NUMARASI : 2008/100-2011/383DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti ile genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili; Müvekkilinin davalıya ait işyerinde aşçı olarak, 28/10/2000 tarihinden 01/12/2007 tarihine kadar aralıksız çalıştığını, hafta içi ve Cumartesi günleri 07.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, işe girdiği tarihten itibaren 2 yıl boyunca Pazar günleri de çalışmak durumunda kaldığını, daha sonra da bazı Pazar günleri çalışıp bazılarında izin kullandığını, çalıştığı süre içinde kendisine yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ve izin ücretlerinin de ödenmediğini, son ücretinin net 1.050,00 TL olduğunu, 01/12/2007 tarihinde işten çıkarıldığını, birkaç kez yasal haklarını talep etmiş olmasına rağmen sonuç alamadığını iddia ederek, kıdem tazminatı, fazla mesai, genel tatil ve yıllık izin alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının 28/10/2000 ile 31/05/2007 tarihleri arasında çalıştığını, ücretinin 562,50 TL olduğunu, işyerinden kendi isteğiyle ayrıldığını, işyerinde fazla mesai yapmayı gerektirecek bir durum bulunmadığını, işyerinin sabah çorba ve öğle yemeği veren bir yer olduğunu, dini ve milli bayramlar ile genel tatillerde kapalı olduğunu, sabah 08.00’de işe başlandığını, öğleden sonra 16.00’da işin bittiğini, Cumartesi çalışıldığını ancak Pazar günleri çalışılmadığını, davacının yıllık izinlerini kullandığını, bu konuda kendisine yemin teklif ettiklerini, davacının ücretinin de sigorta kayıtlarında gösterildiği gibi olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz:Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2-Yerel mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının iş akdinin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona erdiği kabul edilmiş ise de; mahkemenin bu kabulü dosya kapsamına uymamaktadır.Davacı, dava dilekçesinde iş akdinin davalı işverence haksız olarak feshedildiğini iddia etmiş, davalı işveren ise davacının işi kendisinin bıraktığını savunmuştur. Davacının tanık olarak gösterdiği S.. İ.., davalı işyerinde çalışan olmayıp buzdolabı tamiri ile uğraştığını, zaman zaman davalı işyerine gidip geldiğini beyan etmiştir. Diğer tanık ise davacının oğludur. Bu itibarla, davacı tanıklarının anlatımlarına ihtiyatla yaklaşılması gerekir. Davalı tanıkları ise işyeri çalışanı olup anlatımlarında, davacının başka bir işte çalışmak üzere kendisinin işten ayrıldığını dile getirmişlerdir.Davalı işveren, davacı işçinin işi kendisinin bıraktığı yolundaki savunmasını tanık anlatımları ile ispat ettiğinden, davacının kıdem tazminatı talebinin reddi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek kabulü isabetsizdir.3-Hükmedilen fazla mesai alacağından makul oranda takdiri indirim yapılmaması da hatalıdır.4-Hükmedilen miktarların net mi brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.